Arama Sonuçları en en

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/266-en-en/4930

NoHadis MetniKaynak
14298

Ebû Ümâre Berâ İbni Âzib radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Ey falân! Yatağına yattığında şöyle dua et:

Allah’ım! Ken'>endimi sana teslim ettim. Yüzümü sana çevirdim. İşimi sana ısmarladım, işimde sana güven'>endim. (Rızânı) isteyerek, (azâbından) korkarak sırtımı sana dayadım, sana sığındım. Sana karşı yine sen'>enden'>en başka sığınak yoktur. İndirdiğin kitaba ve gönderdiğin peygambere inandım.

Eğer bu duayı yapıp yattığın gece ölürsen'>en, iman üzere ölürsün, ölmez de sabaha çıkarsan hayra kavuşursun.”

Buhârî ve Müslim’in Sahîh’lerinde (gösterilen'>en yerlerde) yine Berâ İbni Âzib’den'>en rivayet edildiğine göre Berâ, “Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana şöyle buyurdu” demiştir:

“Yatağına yatacağın zaman, namaz kılmak için abdest alıyor gibi abdest al, sonra sağ tarafına yat ve -yukarıdaki duayı aynen'>en zikrederek- böyle dua et!” Sonra da şunu ilâve etti: “en'>en son sözün bu dua olsun!”
Buhârî, Vudû 75, Daavât 6; Müslim, Zikr 56-58. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 98.
14299

Ebû Bekir es-Sıddîk, Abdullah İbni Osman İbni Âmir İbni Ömer İbni Kâ’b İbni Sa’d İbni Teym İbni Mürre İbni Kâ’b İbni Lüey İbni Galib el-Kureşî et-Teymî radıyallahu anh’den'>en rivayet edildiğine göre -ki Allah ken'>endilerinden'>en razı olsun, ken'>endisi, babası ve annesi sahâbîdir- o şöyle demiştir:

(Hicret yolculuğunda) biz Resûlullah ile mağaradayken'>en, tepemizde dolaşıp duran müşriklerin ayaklarını gördüm ve:

Ey Allah’ın elçisi! Eğer şunlardan biri eğilip aşağıya bakacak olsa mutlaka bizi görür, dedim. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Üçüncüleri Allah olan iki kişiyi sen'>en ne zannediyor (ve haklarında neler düşünüyor)sun, Ebû Bekr?”

Buhârî, Tefsîru sûre (9), 9; Fezâilü’l-ashâb 2; Müslim, Fezâilüs-sahâbe 1
14300

Asıl adı Hind Binti Ebû Ümeyye Huzeyfe el-Mahzûmiyye olan Ümmü Seleme radıyallahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem evinden'>en çıkacağı zaman şöyle dua ederdi:

“Allah’ın adıyla çıkıyorum, Allah’a güven'>eniyorum. Allah’ım sapmaktan, saptırılmaktan, kaymaktan kaydırılmaktan, haksızlık yapmaktan, haksızlığa uğramaktan, câhilce davranmaktan ve câhillerin davranışlarına muhatap olmaktan sana sığınırım.”

Ebû Dâvûd, Edeb 103; Tirmizî, Daavât 34; İbni Mâce, Duâ 18
14301

en'>enes radıyallahu anh’den'>en rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kim, evinden'>en çıkarken'>en:

“Allah’ın adıyla çıkıyor, Allah’a güven'>eniyorum. Günahlardan korunmaya güç yetirmek ve taate kuvvet bulmak, ancak Allah’ın tevfik ve yardımıyladır” derse ken'>endisine:

“Doğruya iletildin, ihtiyaçların karşılandı, düşmanlarından korundun, diye cevap verilir. Şeytan da ken'>endisinden'>en uzaklaşır.” Ebû Dâvûd’un rivayetinde şu ilâve vardır:

Şeytan, diğer şeytana: Hidâyet edilmiş, ihtiyaçları karşılanmış ve korunmuş kişiye sen'>en ne yapabilirsin ki? der.

Ebû Dâvûd, Edeb 103; Tirmizî, Daavât 34
14465

en'>enes ibn Mâlik (R) şöyle demiştir: Peygamber (S) Hayber'e geldi. Nihayet Allah O'na (Kamus den'>enilen'>en) kal'ayi açtığı zaman ken'>endisine Huyey ibn Ahtâb'ın kızı Safiyye'nin güzelliği zikr olundu. Safiyye yen'>eni evlen'>enmiş bir gelin iken'>en, Safiyye'nin kocası öldürülmüş idi. Rasûlullah ganimetten'>en payı olarak Safiyye'yi ken'>endisi için seçip aldı ve Safiyye ile yola çıktı. Nihayet bizler Medine yakınında Seddu'r-Ravhâ den'>enilen'>en yere ulaştık. Safiyye işte orada hayzından temizlen'>enip halâl oldu ve Peygamber, Safiyye ile evlen'>endi. Sonra Peygamber ta­baklanmış ve yere yayılan küçük bir deri üzerinde hurma, yağ ve keş karışığı "hays" den'>enilen'>en bir yemek yapıp hazırlattı. Sonra Rasülullah (nikâhı şöhretlen'>endirmek için) ben'>en en'>enes'e: "Etrafındaki insanlara bil­dirip i'lân et" buyurdu. İşte bu hurma, yağ ve yoğurt kurusu karışı­ğı, Rasûlullah'ın Safiyye üzerine yaptığı düğün aşı oldu. Sonra Medine'ye doğru yola çıktık.

en'>enes dedi ki: Ben'>en Rasûlullah'ı gördüm ki, bir abayı binek deve­sinin hörgücü üzerine, ken'>endi arka tarafına Safiyye için doluyor, son­ra devesinin yanına oturuyor, akabinde dizini koyuyor, bu sırada Safiyye de ken'>endi ayağını Peygamber'in dizi üzerine koyarak deveye biniyordu

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 177
14302

en'>enes radıyallahu anh şöyle dedi:

“Nebî sallallahu aleyhi ve sellem zamanında iki kardeş vardı. Bunlardan biri (ilim öğren'>enmek için) Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’e gelir, diğeri de (geçimlerini temin için) çalışırdı. (Bir gün) çalışan kardeş, ötekini Nebi sallallahu aleyhi ve sellem’e şikâyet etti. Peygamber aleyhisselâm da:

“Belki de sen'>en, onun yüzünden'>en iş buluyor, rızıklandırılıyorsun” buyurdu.

Tirmizî, Zühd 33
14303

Ebû Amr (veya Ebû Amre) Süfyân İbni Abdullah radıyallahu anh şöyle dedi:

Yâ Resûlallah! Bana İslâmı öylesine tanıt ki, onu bir daha sen'>enden'>en başkasına sormaya ihtiyaç hissetmeyeyim, dedim.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“Allah’a inandım de, sonra da dosdoğru ol!” buyurdu.
Müslim, İmân 62. Ayrıca bk. Tirmizî, Zühd 61; İbni Mâce, Fiten 12.
14304

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den'>en rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“(İşlerinizde) orta yolu tutunuz, dosdoğru olunuz. Biliniz ki, hiç biriniz ameli sâyesinde kurtuluşa eremez.” Dediler ki:

Sen'>en de mi kurtulamazsın, ey Allah’ın elçisi?

“(Evet) ben'>en de kurtulamam. Şu kadar var ki Allah rahmet ve keremi ile ben'>eni bağışlamış olursa, o başka!

Müslim, Münâfikîn 76, 78. Ayrıca bk. Buhârî, Rikak 18, Merdâ 19; İbni Mâce, Zühd 20
14305

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den'>en rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Yararlı işler görmekte acele ediniz. Zira yakın bir gelecekte karanlık geceler gibi birtakım fitneler ortalığı kaplayacaktır. O zamanda insan, mü’min olarak sabahlar, kâfir olarak geceler; mü’min olarak geceler, kâfir olarak sabahlar. Dinini küçük bir dünyalığa satar.”

Müslim, Îmân 186. Ayrıca bk. Tirmizî, Fiten 30, Zühd 3; İbni Mâce, İkâme 78
14306

Ebû Sirve’a (veya Serve’a) Ukbe İbni Hâris radıyallahu anh şöyle dedi:

Bir keresinde Medine’de Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in arkasında ikindi namazı kılmıştım. Resûlullah selâm verip namazı bitirdi ve sür’atle yerinden'>en kalktı, safları yararak hanımlarından birinin odasına gitti. Cemaat, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in bu telaşından en'>endişe ettiler. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem kısa sürede döndü, ken'>endisinin bu acele davranışından dolayı meraklanmış olduklarını gördü ve şöyle buyurdu:

“Odamızda birazcık altın -veya gümüş- olduğunu hatırladım da ben'>eni hayırda acele etmekten'>en alıkoymasını istemedim ve derhal dağıtılmasını emrettim.”

Buhârî, Ezân 158, el-Amel fi’s-salât 18; Nesâî, Sehv 104 Buhârî’nin bir başka rivayetinde bu ifade şu şekildedir:

“Odada, sadaka (olarak dağıtılacak) bir miktar altın -veya gümüş bırakmıştım. Onun gece evde kalmasını uygun görmedim.” Buhârî, Zekât 20

Buhârî, Ezân 158, el-Amel fi’s-salât 18; Nesâî, Sehv 104