No | Hadis Metni | Kaynak |
7589 | Allah Teala, emrini vayhetmek murad ettiği zaman, o vahyi tekellüm eder. Vahyi tekellüm ettiğinde, Allah Teala'nın korkusundan gökleri şiddetli bir sarsıntı alır. Gök ehli bunu duyunca hepsi birden düşüb secdEye kapanırlar. Başını secdeden ilk kaldıran Cebrail (a.s.) olur. Allah Teala dilediği vahyini Cebrail (a.s.)'a bildirir. Cebrail (a.s.) da o vahyi meleklere intikal ettirir. O her semaya uğradıkça gök ehli ona sorar: "Rabbımız ne buyurdu" Cebrail (a.s.) da: "Rabbımız hak olanı buyurdu. O pek yüce ve büyüktür" der. Bunun üzerine gök ehlinin hepsi Cebrail (a.s.)'ın söylediği gibi söyler. Cebrail (a.s.) emrolunduğu ilahi vayhi böylece semadan yere getirir. | Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 9. hadis |
8070 | Kıyamet günü olduğunda Allah Teala bu ümmet için yeşil zümrütten bir çadır kurdurur da sonra bir münadi ile şöyle nida ettirir: "Ey ümmeti Muhammad (s.a.s.), muhakkak ki Allah sizi affetti. ÖylEyse siz de birbirinizi affedin de hesaba gelin. | Ramuz el e-hadis, 59. sayfa, 10. hadis |
8537 | Allah (z.c.hz.) kıyamet gününde bir münadi gönderip nide ettirir: "Ademe söylEyin Cehennemlikleri göndersin." Adem (a.s.) der ki: "Ne kadarını?" Denir ki: "Her 100 kişide 99'unu." Siz bilir misiniz insanlar arasında ne miktardasınız? Siz insanlar arasında bir devenin üzerindeki ufak bir tüy kısım kadarsınız. | Ramuz el e-hadis, 92. sayfa, 10. hadis |
8658 | ŞEytan gelir, namazda mak'adı hareket ettirir. Böyle olunca açık bir ses vEya koku duymadıkça namazdan dönmesin. | Ramuz el e-hadis, 102. sayfa, 10. hadis |
8756 | Nutfe rahimde yerleşim üzerinden kırk gün geçtiğinde, rahim meleği gelir, kemiğini, etini, kanını, kılını, derisini, kulağını, gözünü, yani her şEyini teşekkül ettirir. Sonra sorar: "Ya Rabbi kız mı olacak, erkek mi? Şaki mi, mü'min mi? Ve ne zaman ölecek?" Bunların cevapları söylenir ve bir deftere yazılıp dürülür. Kıyamete kadar da açılmaz. | Ramuz el e-hadis, 109. sayfa, 13. hadis |
9274 | Sana bir dua öğretEyim mi ki, öyle dua ettiğinde üzerine dağ gibi borcun da olsa, Allah sana onu ödettirir. Ey Muaz! De ki: "Allahümme mâlikel mülki tü'til mülke men teşâ-ü ve tenzi'ul mülke minmen teşâü ve tu'izzu men teşâü ve tüzillü men teşâ-ü biyedikel hayr. İnneke ala külli şEy'in kadir. Rahmâned dünya vel ahireti. Tü'tihâ menteşâ-ü ve temne'uhâ menteşâ-ü, irhamnî rahmeten tağninî bihâ an rahmetin min sivâk." (Ey mülkün sahibi olan Allahım. Sen mülkü dilediğine verirsin. Sen mülkü dilediğinin elinden çeker alırsın. Sen dilediğini aziz edersin. Dilediğini ise zelil edersin. Hayır yalnız senin elindedir. Şüphesiz Sen her şEye kadirsin. Dünya ve ahiretin Rahmanı olan Allahım! Sen onları dilediğine verirsin, dilediğinden men edersin. Bana öyle bir rahmet ihsan Eyle ki, o Rahmetin, beni Senden başkasının merhametinden müstağni kılsın) | Ramuz el e-hadis, 167. sayfa, 4. hadis |
11462 | Ölüm haline gelenlerinize "Lâ ilâhe illallah" şehadetini telkin edin. Kim bunu ölürken söylese Cennet ona vacip olur. Dediler ki: "Ya Resulallah sağlığında söylerse? " Buyurdu ki: "Bu kelime daha iyi hak ettirir. Nefsim yed'i kudretinde olana yemin ederim ki semavat, arz ve onlarda olanlar, arasındakiler ve altındakiler getirilseler, mizanın bir kefesine konulsalar, "Lâ ilâhe illallah" şehadeti ise diğer kefEye konulsa, muhakkak onlar ağır basardı. | Ramuz el e-hadis, 349. sayfa, 3. hadis |