No | Hadis Metni | Kaynak |
13709 | Kabristana girdikleri zaman şöyle derlerdi: "Allaha iman ederek dünyadan çıkmış olan ey fani ruhlar, çürümüş bedenler, toprak olan kemikler selam üzerinize olsun. Allahım, indi ilahinde bunlara rahmet indir ve bizden (onlara) selam ulaştır." | Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 8. hadis |
13721 | Bir kimseyi hatırlayıp ona dua ettiklerinde önce kendilerinden başlarlardı. | Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 8. hadis |
13740 | Gözünü kaldırıp semaya baktıklarında şöyle derlerdi: "Ya musarrifel kulûbi sebbit kalbî alâ taatike." (ey gönüllere tasarruf eden Allahım, kalbimi Senin taatın üzerinde sabit kıl) | Ramuz el e-hadis, 534. sayfa, 11. hadis |
13741 | Sofrası kaldırıldığı zaman şöyle derlerdi: "Elhamdülillahi hamden kesîran, tayyiben, mübâreken fîh, Elhamdülillahillezi kefânâ ve âvânâ gayru mekfiyyin velâ mekfûrin velâ müveddain velâ müstağnâ anhü Rabbina." (Mübarek, halis ve pek çok hamd ile Allaha hamd ederiz. Hamd olsun o Allah'a ki, bize kafi geldi. Bizi barındırdı. Rabbimiz hiç bir şeye muhtaç değildir. Nimetine nankörlük edilmez, nimeti terk olunmaz ve onun nimetinden müstağni kalınmaz.) | Ramuz el e-hadis, 534. sayfa, 12. hadis |
13745 | Şeytan taşlamaya gittiklerinde yürüyerek gider, yürüyerek gelirlerdi. | Ramuz el e-hadis, 535. sayfa, 3. hadis |
13746 | Büyük şeytanı taşladığında durmazdı. | Ramuz el e-hadis, 535. sayfa, 4. hadis |
13747 | Ailelerinden birinin gözü ağrıdığında, gözü iyileşinceye kadar onunla münasebette bulunmazlardı. | Ramuz el e-hadis, 535. sayfa, 5. hadis |
13753 | Bir şeye sevindiklerinde yüzleri parlayıp ay parçası gibi olurdu. | Ramuz el e-hadis, 535. sayfa, 11. hadis |
13766 | Cenazeyi teşyi ettiklerinde, hüzünleri fazlalaşır, sözleri azalır ve mülahazaları çoğalırdı. | Ramuz el e-hadis, 536. sayfa, 8. hadis |
13770 | Sabah namazını kıldıktan sonra yüzünü halka döner ve cemaate "İçinizde hastası olan var mı, onu ziyaret edeyim", "hayır" dediklerinde, "İçinizde cenazesi olan var mı, onu teşyi edeyim", "Hayır" dediklerinde, "İçinizde bir rüya gören varsa onu bize anlatsın" buyururlardı. | Ramuz el e-hadis, 536. sayfa, 12. hadis |