No | Hadis Metni | Kaynak |
11296 | Harpte, fisebillillah bir saat safta bulunmak, altmış Senenin gecesini ibadetle ihyadan daha hayırlıdır. | Ramuz el e-hadis, 336. sayfa, 10. hadis |
11312 | Allah (z.c.hz.)'nin Musa (a.s.)'a levha levha verdikleri meyanında şu da vardı: "Bana ve ebeveynine şükret. Allah'ın sana verdiği nimetlere karşı Sen de ver. Ömrün de uzatıldı. Temiz bir hayatla yaşatıldın ve dünyadan daha hayırlısına döndürüleceksin." | Ramuz el e-hadis, 337. sayfa, 12. hadis |
11315 | Beni İsrail'den "Kıfl" isimli biri vardı. Günahtan pek sakınmaz ve onu işlerdi. Ona bir kadın geldi (paraya ihtiyacı vardı.) Onunla münasebette bulunmak şartı ile kadına altmış altın verdi. Kadınla bir mevkiye geldiler. O zaman kadının kemikleri titredi ve ağladı. Adam dedi ki: "Neden ağlıyorsun? Seni zorladım mı?" Kadın dedi ki: "Hayır, fakat ben bu işi şimdiye kadar asla yapmamıştım. Buna beni ihtiyacım sürükledi." Adam dedi ki: "Madem ki Sen yapmadığını yapmak durumundasın öyleyse git, para da Senindir. "Adam ayrıca yemin ederek: "Vallahi bundan sonra ben de bu işi bir daha yapmam" dedi ve o gece de öldü. Sabahleyin kapısına şöyle yazılmış olduğu görüldü: "Allah muhakkak Kıfl'e mağfiret etti." (Asi, fakat iffeti takdir eden ve merhametli bir kimse imiş ve tevbesi nasib ve kabul olmuş.) | Ramuz el e-hadis, 338. sayfa, 1. hadis |
11326 | (Ümmühani'ye hitaben) Allah'ı yüz kere Tekbir, yüz kere Hamd ve yüz kere Tesbih et. Bu Senin için Allah yolunda eğerli, gemli yüz attan daha hayırlıdır. Yüz deveden daha hayırlıdır. Yüz köle(azad etmek)ten daha hayırlıdır. (Herkese haline göre ibadet.) | Ramuz el e-hadis, 339. sayfa, 4. hadis |
11407 | Allah (zc.hz)'nin Senin elinde bir adama hidayet vermesi, Senin için güneşin üzerine doğup battığı her şeyden daha hayırlıdır. | Ramuz el e-hadis, 344. sayfa, 12. hadis |
11415 | Müslüman kardeşini çağırıp yiyip içirmekliğin, Senin için yirmibeş dirhem sadaka vermenden sevapça daha hayırlıdır. | Ramuz el e-hadis, 345. sayfa, 7. hadis |
11456 | (Kabe'ye hitaben) Seni Allah şerefli, mükerrem ve muazzam kıldı. Fakat (kamil) mü'min, hürmet bakımından Senden daha kıymetlidir. | Ramuz el e-hadis, 348. sayfa, 9. hadis |
11488 | Nuh (a.s.)'ı Allah kavmine Peygamber olarak gönderdiğinde o, iki yüz elli yaşında idi. Dokuzyüz elli Sene kavmi arasında yaşadı. Ve tufandan sonra da ikiyüz elli Sene daha yaşadı. Melekül Mevt ona geldiğinde dedi ki: "Ey Nuh (a.s.) ey Peygamberlerin en büyüğü, ey uzun ömürlü ve ey duası kabul olan! Dünyayı nasıl gördün?" Buyurdu ki: "Şu adam gibi ki, kendisine iki kapısı olan bir ev yapılmışta, birinden girmiş diğerinden çıkmıştır." | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 2. hadis |
11489 | Allah, aklı yarattığında ona şöyle buyurdu: "Gel", o da geldi. Sonra ona buyurdu: "Git", o da gitti. Sonra ona buyurdu. "Otur", o da oturdu. Sonra ona buyurdu: "Konuş", o da konuştu. Sonra ona buyurdu: "Sus", o da sustu. Sonra buyurdu ki: "Bana Senden sevgili ve daha kerim olan bir mahluk yaratmadım. Seninle tanınırım, Seninle Hamd edilirim, Seninle itaat olunurum, Seninle alırım, Seninle veririm. Seni hesaba çeker, muhatab ederim. Sevab sana, ceza da sana. Sana en büyük ikram da "Sabır" dır." | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 3. hadis |
11538 | Eğer Allah (z.c.hz)'ni hakkıyla tanısaydınız denizler üzerinde yürür ve duanızla dağlar oynardı. Allah'dan hakkıyla korksaydınız cehilsiz ilme nail olurdunuz. Lakin bu hadde kimse erişmemiştir. Denildi ki: "Ya Resulallah Sen de mi?" Buyurdu ki: "Bende; Allah azze ve celle bütün işlerinin bir kimSenin anlayabilmesinden daha büyük değil midir? (Onun zatının ve işlerinin künhüne erişilemez.) | Ramuz el e-hadis, 357. sayfa, 8. hadis |