No | Hadis Metni | Kaynak |
11408 | Allah'ı zikreden bir cemaat arasında sabah namazından güneş doğuncaya kadar oturmam Bana, İsmail (a.s.) evladından her bir adamın diyeti 12 bin dirhem olan, dört köle azab etmekten daha kıymetlidir. İkindi namazından sonra güneş batana kadar Allah'ı zikreden bir kavimle beraber oturmam da Bana gene, İsmail (a.s.) evladından dört köle azad etmemden daha sevgilidir. Ki, onlardan her birinin diyeti yine on iki bin dirhemdir. | Ramuz el e-hadis, 344. sayfa, 13. hadis |
11409 | Fecrin tuluundan güneşin doğuşuna kadar, Allah'ı zikrederek O'na Tekbir, O'na Hamd, O'na Tehlil ve Tesbih ederek oturmam, İsmail (a.s.) evladından bir köle azad etmemden Bana daha sevgilidir. Gene ikindi namazından sonra güneş batıncayak kadar Allah'ı zikretmem, İsmail (a.s.) evladından dört köle azad etmemden Bana daha sevgilidir. | Ramuz el e-hadis, 345. sayfa, 1. hadis |
11432 | Hakimin dili iki ateş arasındadır. Ya Cennete yol bulur veya Cehennemi hak edecek bir neticeye varır. | Ramuz el e-hadis, 347. sayfa, 1. hadis |
11467 | Her şeyin bir ilerleyişi, bir geri gidişi vardır. Kabilenin hepsinin fakih oluşu, dinin ikbalinin alametidir. Öyle ki, o kabilede ancak bir veya iki cahil kimse bulunur. Kabilenin baştan başa cahil oluşu, dinin geri gidişi demektir. Öyle, içlerinde bir iki alim olur. Onlar da zelildir. Makhurdur. (Sözleri geçmez) Kendilerine taraftar ve yardımcı bulamazlar. | Ramuz el e-hadis, 349. sayfa, 8. hadis |
11487 | İbrahim Halilullah (a.s.) "Menâsike" (Hacda) gelince şeytan ona Cemre-i Akabe yanında zahir oldu. O da ona yedi tane taş attı. Şeytan orada battı gibi oldu. Sonra ikinci cemre yanında göründü. O da ona yedi taş daha attı. Öyle ki o, yere battı gibi oldu. Sonra üçüncü cemre yanında ona gene göründü. Ona yedi taş daha attı. O da yine battı gibi oldu. (Ve bu, hac menasikinden oldu.) | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 1. hadis |
11488 | Nuh (a.s.)'ı Allah kavmine Peygamber olarak gönderdiğinde o, iki yüz elli yaşında idi. Dokuzyüz elli sene kavmi arasında yaşadı. Ve tufandan sonra da ikiyüz elli sene daha yaşadı. Melekül Mevt ona geldiğinde dedi ki: "Ey Nuh (a.s.) ey Peygamberlerin en büyüğü, ey uzun ömürlü ve ey duası kabul olan! Dünyayı nasıl gördün?" Buyurdu ki: "Şu adam gibi ki, kendisine iki kapısı olan bir ev yapılmışta, birinden girmiş diğerinden çıkmıştır." | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 2. hadis |
11506 | Bu din aziz ve sarp bir halde ve dine kastedenlere zahir olarak devam eder. Hepsi Kureyş'ten on iki halife hükümran oluncaya kadar. | Ramuz el e-hadis, 354. sayfa, 12. hadis |
11518 | On yüklü deve ağırlığında bir taş Cehennemin ağzından atılsa, "Ğayy u esâm" denilen mevkiye yetmiş senede kavuşmazdı. Denildi ki: "Ğayy u esâm" nedir? Buyurdu ki: "Cehennemde iki kuyudur ki, oraya Cehennem ehlinin cerahatleri birikir. | Ramuz el e-hadis, 355. sayfa, 10. hadis |
11541 | Adem oğluna maldan iki dere akıtılsa, üçüncüsünü temenni eder. Adem oğlunu ancak toprak doyurur. Allah ise tevbe edenin tevbesini kabul eder. ( Mala gönül vermek bir suçtur. Tevbe eden kurtulur) | Ramuz el e-hadis, 358. sayfa, 1. hadis |
11554 | Ademoğlu, sıhhat ve selametten başka bir şey olmasa idi, bu ikisi ona, başını yemek için kafi bir derd olarak yeterdi. | Ramuz el e-hadis, 359. sayfa, 1. hadis |