No | Hadis Metni | Kaynak |
12980 | "La ilahe illallah" kelimesi halktan gadabı men etmekte devam eder, dünyaları düzelip de dinden gideni ehemmiyetsiz görmedikçe. O zaman bu kelimeyi söylediklerinde kenDilerine "Yalan söylüyorsunuz. Siz onun ehli değilsiniz" denilir. | Ramuz el e-hadis, 472. sayfa, 6. hadis |
12990 | Rüzgara sövmeyin. Hoşunuza gitmiyen bir şey görürseniz şöyle deyin: "Biz Senden bu rüzgarın hayrını, ondaki hayrı ve onunla emrolunanın hayrını Dileriz ve bu rüzgarın şerrinden, onda olanın şerrinden ve onunla emrolunanın şerrinden Sana sığınırız." | Ramuz el e-hadis, 473. sayfa, 6. hadis |
13007 | Allahın Peygamberlerini birbirleri üzerine tafDil etmeyin. Muhakkak Sur'a üfrülür de semavat ve arzda olanlar -Allahın Dilediği hariç- düşüp ölürler. Sonra ikinci Sura üfürülür. Ben dirilerin ilki olurum. Bir de bakarım ki Hz. Musa (a.s) Arşa tutunmuş. Bilmem ki Tur günündeki "Sayka" sebebile muhasebe mi eDildi, yoksa Benden evvel mi diriltildi. Ve de Ben Muhammed (s.a.v)in Metta oğlu Yunus (a.s) dan daha faziletli olduğunu söyleyemem. | Ramuz el e-hadis, 474. sayfa, 12. hadis |
13019 | Dilinle maruftan başka birşey söyleme, elini de hayırdan başka bir yere uzatma. | Ramuz el e-hadis, 475. sayfa, 11. hadis |
13375 | Adem oğlu kıyamet günü getirilir ve mizanın kefeleri önünde durdurulur. Ona bir melek tayin eDilir. Eğer mizanı ağır gelirse melek mahlukatın duyacağı bir sesle şöyle nida eder: "Filan kimse bundan sonra ebedi olarak şekavete düşmeyecek bir saadetle said oldu." Eğer mizanı hafif gelirse, melek gene mahlukatın işiteceği bir sesle, şöyle nida eder: "Falan kimse bundan sonra said olmayacak bir şekavette şaki oldu" | Ramuz el e-hadis, 505. sayfa, 8. hadis |
13462 | Allah (z.c.hz.) şöyle buyurur: "Günah yapılıp da, onu affımın yanında büyük görene, gazablandığım gibi hiç kimseye gazablanmam. Eğer cezayı acele verici olsaydım veya acele etmek Benim şanımdan olsaydı, Rahmetimden ümit kesenlere cezayı acele verirdim. Eğer kullarıma merhamet etmeseydim bile, Benim huzurumda durmak kenDilerini korkutanlara bundan dolayı Rahmet ederdim. Sevaplarını verirdim. Korktuklarından da emin ederdim." | Ramuz el e-hadis, 513. sayfa, 11. hadis |
13564 | KenDilerini mesrur edecek bir işle karşılaştıklarında şöyle buyururlardı: "Elhamdülillâhillezî bi ni'metihî tetümmüs salihâti": (Hamd o Allah'a mahsustur ki, iyilikler ancak onun nimeti ile tamam olur) KenDileri hoşlanmadığı bir şeyle karşılaştıklarında ise şöyle buyururlardı: "Elhamdülillâhi ala külli halin." (Her durumda Hamd Allah'a mahsustur.) | Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 10. hadis |
13689 | Evden çıktıklarında şöyle dua ederlerdi: "Bismillahi tevekkeltü alellah, La havle vela kuvvete illa billah, Allahümme innî eûzubike en edılle ev udalle ev ezille ev üzelle ev azlime ev uzleme ev echele ev üchele aleyye ev ebğî ev yubğâ aleyye." (Bismillah, tevekkeltü alellah La havle vela kuvvete illa billah, dalalete düşmekten veya düşürülmekten, kaymaktan veya kaydırılmaktan, zulüm yapmaktan veya zulme uğramaktan cahillik etmekten veya eDilmekten, taşkınlık etmekten veya eDilmekten sana sığınırım.) | Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 1. hadis |
13706 | Çarşıya girdikleri zaman şöyle dua ederlerdi: "Bismillah, Allahım bu çarşının ve çarşıda bulunanların en hayırlısını senden Dilerim ve burada bulunanların şerrinden Sana sığınırım. Allahım bu pazarda yalan yeminle karşılaşmaktan ve kayba uğratıcı hile ile karşılaşmaktan Sana sığınırım." | Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 5. hadis |
13727 | Hilali gördüklerinde: "Allahım onu hayır ve bereket ayı kıl" der ve ayrıca üç defa şöyle dua ederlerdi: "Allahım bu ayın hayrını, bereketini senden isterim. Bu ayın hayır ve bereketini ve kaderin iyiliğini Senden Diler ve onun zararından Sana sığınırım." | Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 14. hadis |