No | Hadis Metni | Kaynak |
7384 | Gücünüz yettiği ölçüde zulümden sakının. Zira bir insan kıyamet günü hasenatı ile gelir ve öyle zanneder ki, bir hasenatı onu kurtaracaktır. (O sırada) denir ki: "Filanın senin üzerinde hakkı vardır." Bunun üzerine buyurulur ki: "Onun hasenatından silin." Öyle ki, hiçbir hasenatı kalmaz. Bunun misali, bir çöle inen yolcuların hali gibidir ki, yanlarında odunları yoktu. O insanlar ateş için odun toplamak üzere dağıldılar. Derledikleri odunları yakıp istediklerini pişirdiler. İşte günahlar da böyledir. (Hasenatı yakar kül eder.) | Ramuz el e-hadis, 13. sayfa, 13. hadis |
7538 | Kişi bir kavme geldiğinde kendisine "Merhaba" (yerin geniş olsun) denirse, kıyamet günü Rabbına kavuştuğu günde kendisine "Merhaba" denir. Kişi gene bir kavme geldiğinde ona "Kahtan" (şiddet darlık sana olsun) denirse, kıyamet gününde ona "Kahtan" denir. | Ramuz el e-hadis, 24. sayfa, 2. hadis |
7548 | Sırat üzerinde alim ile abid bir araya geldiğinde, abide denir ki: "Cennete gir. Ve ibadetin sebebiyle oradaki nimetlerden faydalan." Alime de denir ki: "Sen burada dur ve sevdiklerine şefaat et. Senin şefaatin mutlaka kabul olunur." Böylece o alim Nebiler makamına yükseltilir. | Ramuz el e-hadis, 24. sayfa, 12. hadis |
7792 | Allah kıyamet gününde bütün halkı bir araya getirdiğinde Muhammed (s.a.s.) ümmetine, Allah'a secde etmelerine izin verilir. Bunun üzerine onlar uzun bir secde yaparlar. Sonra kendilerine şöyle denir: "Başlarınızı kaldırın, küfür ehlinden sayınız kadar size karşılık fidye kıldık." | Ramuz el e-hadis, 41. sayfa, 11. hadis |
8082 | Kıyamet günü olduğunda, kafire ameli bildirilir. Lakin o inkar edip mücadeleye girişir. Ona denilir ki: "İşte şunlar senin komşularındır. Aleyhinde şahidlik ediyorlar." O der ki: "Yalan söylüyorlar". O zaman denir ki: "Ailen ve kavmin de böyle söylüyor." O der ki: "Onlar da yalan söylüyorlar." Kendisine: "Peki öyleyse yemin et." denilir. O da yemin eder. Sonra Allah, o kafirleri susturur. O zaman kafirlerin kendi dilleri kendisi aleyhinde şahidlik eder. Bunun üzerine Allah onları cehenneme atar. | Ramuz el e-hadis, 60. sayfa, 6. hadis |
8119 | Sizden biri öldüğünde, o kimsenin yeri, sabah akşam kendisine gösterilir. Eğer o kimse Cennet ehlinden ise o ehli Cennettendir. Şayet o Cehennem ehlinden ise, o ehli Cehennemdendir. Ve ona denir ki: "Bu senin yerindir ve Allah seni kıyamet gününde dirilttiğinde oraya erişeceksin." | Ramuz el e-hadis, 62. sayfa, 13. hadis |
8410 | Ehli cehennemin, gerçekten ehli olan kısmı ne ölüp o azaptan kurtulur, ne de hayat hazzı bilirler. Lâkin bir sınıf kimseleri yakar, öldürür, kömür halini alasıya kadar. Ve o zaman şefaat olunmak için izin çıkar. Onlar Cennet kıyılarına getirilip, Cennet ehline; "Bunlara onun ırmaklarından dökün" denir. Ve bunlar, yeni biten ot gibi hayat bulurlar. | Ramuz el e-hadis, 83. sayfa, 1. hadis |
8479 | Allah (z.c.hz.) Cennette bir Rîh (rüzgâr, koku) yarattı. Bu, bir kapısı olan yedi yıllık bir saha içine alınmıştır. Size bazen tatlı rüzgârlar gelir. Bu, o kapının aralanmasından esen rîh'tır. Şayet bu kapı açılsa gökle yer arasını helâk eder. Allah indinde buna "Ezyeb", sizin lisanınızda da "Cenup rüzgârı" denir. | Ramuz el e-hadis, 88. sayfa, 5. hadis |
8537 | Allah (z.c.hz.) kıyamet gününde bir münadi gönderip nide ettirir: "Ademe söyleyin Cehennemlikleri göndersin." Adem (a.s.) der ki: "Ne kadarını?" denir ki: "Her 100 kişide 99'unu." Siz bilir misiniz insanlar arasında ne miktardasınız? Siz insanlar arasında bir devenin üzerindeki ufak bir tüy kısım kadarsınız. | Ramuz el e-hadis, 92. sayfa, 10. hadis |
8634 | Düşük olarak doğan çocuk, annesi babası Cehenneme düştüğünde, "Allah'la mücadele" eder. Kendisine: "Ey Allah'la mücadele eden çocuk al anneni babanı da gir cennete" denir. O da onları göbek bağı ile sürükleyip Cennete götürür ve sokar. | Ramuz el e-hadis, 100. sayfa, 7. hadis |