No | Hadis Metni | Kaynak |
10168 | Yıldızlar, arz ehli için, boğulmaktan emandır. Ehli Beytimde ümmetim için ihtilaftan emandır. Her hangi bir kabile ehli Beytime muhabbeti terkederse ihtilafa düşerler ve böylece şeytanın cemaatından olurlar. | Ramuz el e-hadis, 238. sayfa, 12. hadis |
10301 | Allah (z.c.hz)'leri ümmetimden bir kimseyi, içinden geçen şeyi diline çıkarmadıkça ve yapmadıkça, bağışlar. | Ramuz el e-hadis, 248. sayfa, 4. hadis |
10330 | Siz Bana kıyamette, abdest azaları nurlu bir halde geleceksiniz. Bu hal, yalnız ümmetimde görülür ve onların dışında hiçbir ümmete nasib olmaz. | Ramuz el e-hadis, 250. sayfa, 4. hadis |
10662 | Ümmetimin hayırlıları alimleridir. Ve alimlerinin hayırlıları da merhametlileridir. Agah olun, Allah Teala cahilin bir günahını affetmeden önce, alimin kırk günahını affeder. Yine bilin ki, merhametli alimin nuru, kıyamette parlak yıldızların ışık saçması gibi şark ile garbı aydınlatarak kat etmiş olarak gelir. | Ramuz el e-hadis, 280. sayfa, 1. hadis |
10663 | Ümmetimin hayırlıları, Allah kendilerine "Bela"dan bir şey verdiğinde iffetlerini muhafaza edenlerdir. Dediler ki: "Bu hangi beladır?" Buyurdu ki o "Aşk"dır. | Ramuz el e-hadis, 280. sayfa, 2. hadis |
10758 | Ümmetimden öyle adamlar vardır ki, onlardan biri gecenin bir kısmında kalkar da onun üzerinde (Şeytanın akşamdan bağladığı) düğüm varken, kendine ibadet için tedbir yapar ve abdest alırsa, ellerini yıkadığında bir düğüm çözülür. Yüzünü yıkadığında yine bir düğüm çözülür. Dirseklerine kadar kollarını yıkadığında bir düğüm daha çözülür. Başını mesh ettiğinde yine bir düğüm çözülür. Ayaklarını yıkadığında bir düğüm daha çözülür. Başını mesh ettiğinde yine bir düğüm çözülür. Ayaklarını yıkadığında da bir düğüm çözülür. Allah teala hicabın arkasında olanlara (melaikeye) o zaman şöyle buyurur: "Bakın şu kuluma, Benden istemek için nasıl nefsinin çaresine bakıyor. Şu kulum ne isterse onundur." | Ramuz el e-hadis, 289. sayfa, 4. hadis |
10772 | Kazvin'deki ihvanıma Allah rahmet eyliye. Kazvin'deki ihvanıma Allah rahmet eyliye. Kazvin'deki ihvanıma Allah rahmet eyliye. Dediler ki: "Ya Resulallah Kazvin nedir?" Buyurdu ki, Kazvin, Deylem arazisinden bir yerdir. O bu gün Deylemliler elindedir. Amma ileride ümmetime feth olunacak ve ümmetimden birçoklarına ribat (cephe) olacaktır. Kim o güne erişirse Kazvin cephesinin şerefinden nasibini alsın. Zira o gazada öyle kimseler şehid düşecek ki, onlar "Bedir şehidleri" ayarında olacaktır. | Ramuz el e-hadis, 290. sayfa, 13. hadis |
10807 | Ya Ali, senin hakkında Allah'dan beş şey istedim. birini kabul etmedi, dördünü verdi: Ümmetimin senin başında toplanmasını Allah'dan istedim, kabul etmedi. Senin hakkında Bana verdikleri ise şunlardır: Kıyamet gününde ilk olarak Ben ve yanımda sen kalkacağız. Önümde "Hamd" sancağını sen taşıyacaksın. Evvelkileri ve sonrakileri geçeceksin. Benden sonra mü'minlerin veliside sen olacaksın. | Ramuz el e-hadis, 293. sayfa, 9. hadis |
10815 | Ümmetimden hiç kimsenin Bana sormadığını sen sordun. Ümmetimin bolluk müddeti yüz senedir. Denildi ki: "Bunun bir alameti var mıdır?" Evet; yere batmalar, zelzeleler ve gemde olan şeytanların salıverilmesi. (Kudurtan şeytanlar manasına da geliyor) | Ramuz el e-hadis, 294. sayfa, 7. hadis |
10851 | Yakında İskenderiye ve Kazvin ümmetime feth olunacaktır. Bu ikisi Cennet kapılarından iki kapıdır. Kim ki, bunlardan ikisinde veya birinde, yalnız bir gece nöbet tutarsa, günahlarından annesinden doğduğu gün gibi sıyrılmış olur. | Ramuz el e-hadis, 298. sayfa, 5. hadis |