Arama Sonuçları on

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/35642-on/2990

NoHadis MetniKaynak
13681 Bir şeye nazar isabet etmesinden korktuklarında: "Allahım onu ona mubarek et ve onu zarardan koru" diye dua ederlerdi.Ramuz el e-hadis, 530. sayfa, 6. hadis
13684 Defi hacetten çıktıklarında: "Elhamdülillahillezi ahsene ileyye fi evvelihî ve ahirihî": (Evvelinde ve sonunda bana ihsan eden Allah'a hamd olsun) buyururlardı.Ramuz el e-hadis, 530. sayfa, 9. hadis
13688 Bayram günü sokağa çıktıklarında başka bir yoldan dönerlerdi.Ramuz el e-hadis, 530. sayfa, 13. hadis
13690 Hitabede bulunduğunda mübarek gözleri kızarır, Sesi yükselir, heyecanı artardı. "Akşam vakti" veya "Sabah vakti" diyerek sanki bir orduyu uyarır gibi konuşurdu.Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 2. hadis
13691 Harp zamanı (ashabına) hitap ettiğinde, bir yay kirişine dayanarak konuşur, Cuma günü hitap ettiğinde bir asaya dayanarak konuşurlardı.Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 3. hadis
13693 Bir hanımı nikahlamak istediğinde ona "cefne"yi hatırlatırdı. (Cefne-Bir sini. Burada maddeten geçim genişliğini ifade etmek için kullanılmıştır.)Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 5. hadis
13694 (Bir kadını) nikahlamak istediklerinde, kabul olunmazsa tekrarlamazdı. Bir kadını nikahlamak istediğinde, kadın önce kabul etmeyip sonra icabet edince, "Senden başka bir örtüye büründük" buyurduRamuz el e-hadis, 531. sayfa, 6. hadis
13702 Mescide girdiği zaman şöyle dua ederlerdi: "Taşlanmış şeytandan büyük Allah'a ve onun Zatı kerimine, O'nun ezeli saltanatına sığınırım." Resulu Ekrem şöyle buyururdu; İnsan oğlu böyle dediğinde şeytan da şöyle der: "Günün kalan kısmında da bu kimse benden korundu."Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 1. hadis
13704 Mescide girdikleri zaman: "Allahümme salli ala Muhammedin ve sellim aleyhi" der, şu duayı okurlardı: "Rabbiğfirlî zünûbî veftahlî ebvâbe Rahmetike." Ve mescidden çıktıklarında da yine salatü selam getirdikten sonra şöyle dua ederlerdi: "Rabbiğfirlî zünûbî veftahlî ebvâbe fadlike."Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 3. hadis
13709 Kabristana girdikleri zaman şöyle derlerdi: "Allaha iman ederek dünyadan çıkmış olan ey fani ruhlar, çürümüş bedenler, toprak olan kemikler selam üzerinize olsun. Allahım, indi ilahinde bunlara rahmet indir ve bizden (onlara) selam ulaştır."Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 8. hadis