Arama Sonuçları Öyle arşı

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/39705-Oyle-arsi/90

NoHadis MetniKaynak
14406

Abdurrahmân ibnu Avf (R) şöyle demiştir:

Medîne'ye geldiğimiz zaman Rasûlullah (S) benimle Sa'd ibnu'r-Rabî' arasında kardeşlik kurmuştu. Bunun üzerine Sa'd ibnu'r-Rabî' (ben Abdurrahmân'a):

— Ben mal cihetiyle Ensâr'ın en zenginiyim. Bunun için malı­mın yarısını sana ayırıyorum. Ve bak! îki kadınımın hangisini sever­sen senin için ondan vazgeçer, onu boşarım. İddeti geçipde evlenme halâl olduğu zaman onunla evlenirsin, dedi.

Râvî dedi ki: Bu teklif üzerine Abdurrahmân, Sa'd'e:

— Benim bu hususta ihtiyâcım yoktur. İçinde ticâret yapılan bir çarşı var mı? dedi.

Sa'd:

—  Kaynukaa' kabilesinin çarşısı vardır, dedi.

Râvî dedi ki: Abdurrahmân sonra Kaynukaa' çarşısına gitti. Sat­mak üzere keş ve yağ götürdü. Sonra çarşıya gidişleri arka arkaya devam etti. Çok geçmedi, Abdurrahmân Rasûlullah'ı ziyarete geldi. Üstünde (zifafa girenlere mahsûs olan) sarı zağferân lekesi vardı. Ra­sûlullah (S) ona:

—  "Evlendin mi?" diye sordu. Abdurrahmân:

—  Evet evlendim, dedi. Rasûlullah:

—  "Kimle evlendin?" dedi.

O da:

—  Ensâr'dan bir kadınla evlendim, dedi.

Rasûlullah:

—  "Ne kadar mehr verdin?" dedi.

Abdurrahmân:

— Bir çekirdek (yânî beş dirhem) ağırlığında altın yâhud altın­dan bir çekirdek verdim, dedi.

Bunun üzerine Peygamber (S) Abdurrahmân'a:

—  "Bir koyun (kesmek sureti)le olsun düğün yemeği yap!" bu­yurdu

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 2
14385

el-Berâ ibn Âzib (R) şöyle demiştir: Rasûlullah (S) Me­dine'ye hicret edip geldiğinde onaltı yâhud onyedi ay Kudüs'teki Bey-tu'l-Makdis tarafına doğru namaz kıldırdı. Fakat her zaman kıblesinin Ka'be'ye karşı döndürülmesini arzu eder dururdu (ve bu arzusunu gökyüzüne bakarak Yüce Allah'a karşı izhâr eylerdi). Bunun üzeri­ne Yüce Allah: "Biz, yüzünü çok kere göğe doğru evirip çevirdiğini muhakkak görüyoruz. Şimdi seni her hâlde hoşnûd olacağın bir kıb­leye döndürüyoruz. (Namazda) yüzünü artık Mescidi Haram tarafı­na çevir. Siz de nerede bulunursanız yüzlerinizi o yana döndürünüz..." (ei-Bakara: 144) âyetini indirdi. Bu suretle kıble, Ka'be tarafına yöneltildi.

O gün sâhâbîlerden bir zât ikindi namazım Peygamber'le bera­ber Ka'be'ye doğru kılmıştı. Bu zât sonra (ertesi gün sabah vakti) Medîne'den çıktı ve Küba'da sabah namazı kılmakta olan bir Ensâr cemâatine uğradı. Bunların Kudüs'e doğru namaz kıldıklarım görünce, namâzdakilere: Peygamber'le beraber namaz kıldığını ve Peygamber'in Kabe'ye yöneltildiğini ve kendilerinin ikindi namazında rukû'da iken Ka'be'ye doğru döndüklerini şehâdet suretiyle haber verdi. Kubâ halkı da Şam'a doğru namaz kılarlarken Ka'be tarafına yönediler

el-Berâ ibn Âzib
14405

Bize Şuayb, ez-Zuhrî'den tahdîs etti. O şöyle demiştir:

Bana Saîd ibnu'l-Müseyyeb ve Ebû Seleme ibnu Abdirrahmân tah­dîs ettiler ki, Ebû Hureyre (R) şöyle demiştir: Sizler; Ebû Hureyre, Rasûlullah'tan hadîs rivayetini çok yapıyor diyorsunuz ve yine sizler: Muhâcirler'in ve Ensâr'ın hâlleri nedir ki bunlar Rasûlullah'tan Ebû Hureyre'nin hadîs rivayet edişi gibi hadîs rivayet etmiyorlar, diyor­sunuz. Şu muhakkak ki Muhacir kardeşlerimiz çarşılarda alışveriş etmek meşgul ediyordu. Ben ise karın tokluğuna karşılık Rasûuıllah'tan hiç ayrılmaz, dâima O'nunla beraber olurdum. Bunun için onla­rın bulunmadıkları zaman ben hâzır bulunur, onlar unuttuklarında ben hafızamda tutar ezberlerdim. Ensâr'dan olan kardeşlerimi de mallarındaki çalışmaları meşgul ediyordu. Ben ise Suffa fakirlerin­den olan fakır bir kişi idim. Diğer sahâbîler hadîsleri unuturlarken, ben ezberimde tutar bellerdim. Muhakkak Rasûlullah (S) söylemek­te bulunduğu bir hadîs hakkında: "Ben şu makaalemi bitirinceye kadar elbisesini yayacak; sonra da elbisesini kendine doğru toplayacak her kişi elbette benim söyleyeceğim sözleri kesin olarak ezberleyecektir*' buyurmuştu. Bunun için ben hemen üzerimdeki renkli bezi Rasûlullah o makaalesini bitirinceye kadar yaydım, akabinde o bezi göğsü­me doğru topladım. Artık sonra Rasûlullah'ın bu konuşmalarından hiçbirşeyi unutmadım

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 1