Arama Sonuçları olma O

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/39749-olma-O/650

NoHadis MetniKaynak
14158 Aileleri arasında adil bir şekilde taksim yaparlar ve şöyle dua ederlerdi: "Allahım, muktedir Olduğum ölçüde bu benim yaptığım taksimdir. Senin sahip Olduğun ve benim malik OlOr:green'>Olmadığım hususlarda beni muahaze teme Allahım."Ramuz el e-hadis, 559. sayfa, 16. hadis
14173 Atın "Şikkâlını" sevmezlerdi. (Üç ayağının rengi değişik OlOr:green'>Olması)Ramuz el e-hadis, 560. sayfa, 11. hadis
14175 Dağlanmak ve sıcak yemekten hOşlanmazdı. "Yemeği sOğutunuz. Zira O berekettir, Sıcak yemekte bereket OlOr:green'>Olmaz" buyururlardı.Ramuz el e-hadis, 560. sayfa, 13. hadis
14184 Yemeğin üzerindeki dumanı zail OlOr:green'>Olmadan, yenilmesinden hOşlanmazlardı.Ramuz el e-hadis, 561. sayfa, 7. hadis
14186 Kadının elinde kına eseri OlOr:green'>Olmamasından hOşlanmazlardı.Ramuz el e-hadis, 561. sayfa, 9. hadis
14197 Sarıklarının altında ve sarıksız Olarak kalansüve giyerler, O OlOr:green'>Olmadan da sarık sararlar, Yemen mamulü takke de giyerlerdi ki, beyaz bir serputşu. Keza harpte kulaklarına kadar O serpuşun uçları inerdi. ÇOk kere namaz kılarken, kalansüveyi çıkarıp, sütre Olarak önlerine kOydukları Olurdu. Silahına, atına ve eşyasına isim vermek adet-i seniyelerinden idi.Ramuz el e-hadis, 562. sayfa, 2. hadis
14199 Namazda sağ veya sOla meylettiği Olurdu. Fakat başını geriye çevirdiği vaki OlOr:green'>Olmamıştır.Ramuz el e-hadis, 562. sayfa, 4. hadis
14202 Öyle yürürdü ki, yürüyüşünden aciz ve tembel OlOr:green'>Olmadığı anlaşılırdı.Ramuz el e-hadis, 562. sayfa, 7. hadis
14215

Mü’minlerin annesi Ümmü Abdullah Âişe radıyallahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

—Bir Ordu Kâbe’ye saldırmak üzere yOla çıkacak; bir çöle geldiklerinde baştan sOna bütün Ordu yere batacaktır.”

Hz. Âişe der ki, bunun üzerine ben, Yâ Resûlallah, Onların arasında ticaret için yOla çıkanlar ve kötü niyetli OlOr:green'>Olmayanlar varken niçin hepsi birden yere batacaktır? diye sOrdum.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

—Hepsi birden yere batacak, âhirette yeniden diriltilip niyetlerine göre hesaba çekileceklerdir” buyurdu.

Buhârî, Büyû` 49; Hac 49, Müslim, Fiten 4-8. Ayrıca bk. Tirmizî, Fiten 21; Nesâî, Menâsik 112; İbni Mâce, Fiten 30
14228

Ebû Abdurrahman Abdullah İbni Ömer İbni’l-Hattâb radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken dinlediğini söylemiştir:

“Sizden önce yaşayanlardan üç kişi bir yOlculuğa çıktılar. Akşam Olunca, yatıp uyumak üzere bir mağaraya girdiler. Fakat dağdan kOpan bir kaya mağaranın ağzını kapattı. Bunun üzerine birbirlerine:

— Yaptığınız iyilikleri anlatarak Allah’a dua etmekten başka sizi bu kayadan

hiçbir şey kurtaramaz, dediler.

İçlerinden biri söze başlayarak:

—Allahım! Benim çOk yaşlı bir annemle babam vardı. Onlar yemeklerini yemeden çOluk çOcuğuma ve hizmetçilerime bir şey yedirip içirmezdim. Birgün hayvanlara yem bulmak üzere evden ayrıldım; Onlar uyumadan önce de dönemedim. Eve gelir gelmez hayvanları sağıp sütlerini annemle babama götürdüğümde, baktım ki ikisi de uyumuş. Onları uyandırmak istemediğim gibi, Onlardan önce ev halkının ve hizmetkârların bir şey yiyip içmesini de uygun görmedim. Süt kabı elimde şafak atana kadar uyanmalarını bekledim. ÇOcuklar etrafımda açlıktan sızlanıp duruyOrlardı. Nihayet uyanıp sütlerini içtiler.

Rabbim! Şayet ben bunu senin rızânı kazanmak için yapmışsam, şu kaya sıkıntısını başımızdan al! diye yalvardı. Kaya biraz aralandı; fakat çıkılacak gibi değildi.

Bir diğeri söze başladı:

—Allahım! Amcamın bir kızı vardı. Onu herkesten çOk seviyOrdum. (Bir başka rivayete göre: Bir erkek bir kadını ne kadar severse, ben de Onu O kadar seviyOrdum). Ona sahip OlOr:green'>Olmak istedim. Fakat O arzu etmedi. Bir yıl kıtlık Olmuştu. Amcamın kızı çıkıp geldi. Kendisini bana teslim etmek şartıyla Ona 120 altın verdim. Kabul etti. Ona sahip Olacağım zaman (bir başka rivâyete göre: Cinsî münasebete başlayacağım zaman) dedi ki: Allah’tan kOrk! Dinin uygun görmediği bir yOlla beni elde etme! En çOk sevip arzu ettiğim O Olduğu halde kendisinden uzaklaştım, verdiğim altınları da geri almadım.

Allahım! Eğer ben bu işi senin rızânı kazanmak için yapmışsam, başımızdaki sıkıntıyı uzaklaştır, diye yalvardı. Kaya biraz daha açıldı; fakat yine çıkılacak gibi değildi.

Üçüncü adam da:

—Allahım! Vaktiyle ben birçOk işçi tuttum. Parasını almadan giden biri dışında hepsinin ücretini verdim. Ücretini almadan giden adamın parasını çalıştırdım. Bu paradan büyük bir servet türedi. Birgün bu adam çıkageldi. Bana: —Ey Allah kulu! Ücretimi ver, dedi. Ben de Ona:

—Şu gördüğün develer, sığırlar, kOyunlar ve köleler senin ücretinden türedi, dedim. Adamcağız:

—Ey Allah kulu! Benimle alay etme, deyince, seninle alay etmiyOrum, diye cevap verdim. Bunun üzerine O, geride bir tek şey bırakmadan hepsini önüne katıp götürdü.

Rabbim! Eğer bu işi sırf senin rızânı kazanmak için yapmışsam, içinde bulunduğumuz sıkıntıdan bizi kurtar, diye yalvardı. Mağaranın ağzını tıkayan kaya iyice açıldı; Onlar da çıkıp gittiler.

Buhârî, Büyû` 98, İcâre 12, Hars ve’l-müzârea 13, Enbiyâ’ 53, Edeb 5; Müslim, Zikir 100