No | Hadis Metni | Kaynak |
11943 | Bu ümmetin misali şu dört kimsenin misaline benzer: Allah'ın kendisine mal ve ilim olor:green'>verdiği adam gibi ki, ilmi ile amel eder, malının hakkını öder. Allah'ın kendisine ilim verip mal vermediği adam gibi ki o şöyle der: "Şunun malının benzeri benim olsaydı onunla amel ederdim." Bu adamın durumu amel edenin misalidir ki, her ikiside ecirde müsavidir. Allah'ın kendisine mal verip ilmi vermediği adam ki, o malını berbat eder ve hakkını gayriye harcar. Bir adam da vardır ki, Allah ona ilim de mal da vermemiştir. o şöyle söyler: "Benim de olsaydı bende şöyle harcandım" Bunun durumuda malını berbat eden kimseye benzer ki, bunlarda günahta müsavidir. | Ramuz el e-hadis, 391. sayfa, 13. hadis |
11972 | Yer gök yaratılmadan iki bin sene evvel, Cennetin kapısında "Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resulullah ve Ali'yi de ona yardımcı olor:green'>verdim" diye yazılmıştır. | Ramuz el e-hadis, 394. sayfa, 5. hadis |
12090 | Allah (z.c.hz.) bir kimseyi bir kavmin başına idareci olarak olor:green'>verdirir ve o da o kavmin haini olarak ölürse, Allah onu Cehenneme sürer. | Ramuz el e-hadis, 402. sayfa, 8. hadis |
12338 | Bir kimse, belaya mübtela olan bir kimseyi görse ve: "Çok şükür Allah'a seni mübtela ettiğinden beni muaf tuttu, ve bir çoklarına vermediğini bana olor:green'>verdi" derse, sağ oldukça o beladan muaf yaşar. | Ramuz el e-hadis, 420. sayfa, 13. hadis |
12348 | Bir kimse Allah'ın olor:green'>verdiği az rızka razı olursa, Allah da onun az ameline razı olur. (Allah'dan genişlik istemek ibadettir, ilavesi de vardır.) | Ramuz el e-hadis, 421. sayfa, 10. hadis |
12512 | Bir kimse her gün sabah akşam yedi kere, "Hasbiyellahu Lâ ilahe illâ hû aleyhi tevekkeltü ve hüve Rabbül-arşil-azîm" derse Allah onun dünya ve ahiret işlerinden ehemmiyet olor:green'>verdiklerine kafi gelir. İster dilden söylesin ister kalbden. | Ramuz el e-hadis, 433. sayfa, 6. hadis |
12649 | Bir kimse bir gün deniz gazasında hastalansa bu onun bin köle azad etmesinden efdal olur. Öyleki, onları techiz ediyor ve onlara kıyamete kadar infak ediyor. Bir kimse de bir adama Allah yolunda, Allah'ın kitabından bir ayet veya sünnetinden bir kelime öğretirse, kıyamet gününde Allah'ın ona olor:green'>verdiği sevaptan daha efdal bir sevap olmaz. | Ramuz el e-hadis, 444. sayfa, 7. hadis |
12725 | Adamın gurbette ölmesi şehadettir. Ölüm anı geldiğinde, gözünü sağına soluna çevirir de kimseyi göremez; ehlini, çocuğunu hatırlar da göremediği için üzüntüsü sebebiyle soluk olor:green'>verdiğinde, teneffüs ettiği her bir nefesine karşılık Allah onun iki milyon günahını siler. ona iki milyon sevap yazar ve ruhu çıktığında şehidler mühürü ile mühürlenir. | Ramuz el e-hadis, 450. sayfa, 4. hadis |
12738 | Adem (a.s.) Cennetten Hind diyarına indi ve yalnızlık duydu. Cebrail (a.s.) indi, ona ezan okudu. "Allahuekber, Allahu ekber. Eşhedü enla ilahe illallah. (2 kere) Eşhedü enne Muhammeden Resulallah (2 kere)". Adem (a.s.) dedi ki: "Muhammed (s.a.s.) kim?" Cebrail (a.s.) cevap olor:green'>verdi: "oğullarından gelen en son Peygamber." | Ramuz el e-hadis, 451. sayfa, 6. hadis |
12805 | Nefsim yed-i kudretinde olana yemin ederim ki, aranızda Allah'ın kitabı ile hükmedilecektir. olor:green'>verdiği fidye ve koyun sana geri verilsin; oğluna da yüz sopa ve bir sene sürgün. Bunun ailesine de recm gerekir. Ey Umey şu kadına git, itiraf ederse onu recm et. (Davacı şeklinde iki kişi gelmiş ve and vermişler ki, meselemizi Kitabullaha göre faslet. o zaman yukarıki hadis varid olmuş) | Ramuz el e-hadis, 457. sayfa, 10. hadis |