No | Hadis Metni | Kaynak |
13702 | Mescide girdiği zaman şöyle dua ederlerdi: "Taşlanmış şeytandan büyük Allah'a ve onun Zatı kerimine, O'nun ezeli saltanatına sığınırım." Resulu Ekrem şöyle buyururdu; İnsan oğlu böyle dediğinde şeytan da şöyle der: "Günün kalan kısmında da bu kimse benden korundu." | Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 1. hadis |
13716 | Bir kimseye dua ettiği zaman duanın bereketi, o şahsa, onun çocuğuna ve çocuğunun çocuğuna erişirdi. | Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 3. hadis |
13720 | Cuma günü minbere yaklaştığında, yanında oturan kimselere selam verirlerdi. Minbere çıkıncada yüzünü halka çevirir, sonra oturmazdan önce onlara selam verirlerdi. | Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 7. hadis |
13721 | Bir kimseyi hatırlayıp ona dua ettiklerinde önce kendilerinden başlarlardı. | Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 8. hadis |
13737 | Evlenen bir kimseyi tebrik ettiğinde ona şöyle dua ederlerdi: "Allah bunu senin için mübarek kılsın ve hayırlı etsin, her ikinizi hayırda birleştirsin." | Ramuz el e-hadis, 534. sayfa, 8. hadis |
13785 | Gazab ettiklerinde Hz. Ali (r.a)'dan başka kendisine kimse sokulamazdı. | Ramuz el e-hadis, 537. sayfa, 13. hadis |
13821 | Ashabından bir kimse ile karşılaştığında o kalkınca kendileri de kalkardı. Ve o şahıs gidinceye kadar kendileri ayrılmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında elini eline alır, o şahıs bırakmadıkça kendileri elini bırakmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında kulağına bir şey söylemek isterse ona yaklaşır, o kişi ayrılmadıkça kendileri ondan ayrılmazlardı. | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 5. hadis |
13824 | Bir kimsenin ismini çıkaramazsa ona "Ey Abdullah oğlu" diye hitab ederlerdi. | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 8. hadis |
13850 | Bir kimse ile vedalaşırken o adam elini bırakmadan bırakmaz ve "dinini, emanetini ve amellerin sonuçlarını Allaha emanet ederim" derdi. | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 4. hadis |
13854 | En çok yaptıkları duaları şöyle idi: "Ya mukallibel kulûb, sebbit kalbî alâ dînike.": (Ey kalbleri çeviren Rabbım, kalbimi dinine sabit kıl) Bu husus sorulduğunda şöyle demişlerdi: "Hiç bir kimse yoktur ki, kalbi Allahın parmaklarından iki parmak arasında olmasın. Allah kimi dilerse onu doğrultur, kimi de dilerse onu kaydırır. | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 8. hadis |