No | Hadis Metni | Kaynak |
13615 | Sabahladıklarında ve akşamladıklarında şu duayı okurlardı: "Allahım ansızın gelecek şeyin hayrını ister ve ansızın gelecek şeyin şerrinden sana sığınırım. Muhakkak ki kul sabahladığında ve akşamladığında kendisine ansızın ne geleceğini bilemez." | Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 3. hadis |
13643 | kendilerine vahiy geldiğinde bir zaman sekir hali gibi sessiz kalırlardı. | Ramuz el e-hadis, 528. sayfa, 2. hadis |
13721 | Bir kimseyi hatırlayıp ona dua ettiklerinde önce kendilerinden başlarlardı. | Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 8. hadis |
13779 | Aksırdığı vakit, "Elhamdülillah" buyururlardı. kendisine "Yerhamükellah" denildiğinde, O da Yehdîkümullah ve yuslihu bâleküm" derlerdi. | Ramuz el e-hadis, 537. sayfa, 7. hadis |
13785 | Gazab ettiklerinde Hz. Ali (r.a)'dan başka kendisine kimse sokulamazdı. | Ramuz el e-hadis, 537. sayfa, 13. hadis |
13808 | kendisine yemek gelince, "Bismillah" derler yemeği yerlerdi. Sonra da bitince şu duayı okurlardı: "Allahım muhakkak ki Sen, yedirdin, içirdin, zengin kıldın, mal verdin, hidayet ettin ve seçtin, (mümtaz kıldın) Allahım verdiğin nimetten Sana hamd olsun" | Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 5. hadis |
13821 | Ashabından bir kimse ile karşılaştığında o kalkınca kendileri de kalkardı. Ve o şahıs gidinceye kadar kendileri ayrılmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında elini eline alır, o şahıs bırakmadıkça kendileri elini bırakmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında kulağına bir şey söylemek isterse ona yaklaşır, o kişi ayrılmadıkça kendileri ondan ayrılmazlardı. | Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 5. hadis |
13856 | Ekseri orucu Pazartesi ve Perşembe idi. Bu husus kendisinden sorulduğunda şöyle buyururlardı: "Ameller Pazartesi ve Perşembe günleri sunulur. Her müslüman mağfiret olunur. Ancak birbirlerini terkeden kişiler müstesna. Allah teala "onları geri bırakın" buyurur. | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 10. hadis |
13944 | Abdest alma ve sadaka verme işlerini kimseye bırakmazlar, bizzat kendileri yaparlardı. | Ramuz el e-hadis, 547. sayfa, 14. hadis |
13946 | Yürüdüğü vakit geri dönmezlerdi. Eteği bir dala takılınca kendileri dönmez, arkadaşları kurtarırlardı. | Ramuz el e-hadis, 547. sayfa, 16. hadis |