No | Hadis Metni | Kaynak |
8480 | Allah dünyayı yarattı, amma ona bakmadı. ancak ibadet ehlinin makamlarına nazar etti. Zaten kıyamete kadar diğerlerine bakacak değildir. Dünyaya buğz ettiği için onu "Makten" (helâk ederek) ortadan kaldıracaktır. Dünyayı da hiç bir zaman ahirete tercih etmedi. | Ramuz el e-hadis, 88. sayfa, 6. hadis |
8525 | Allah (z.c.hz.) ilmi kullarından soyub almaz, ancak âlimleri alır. Bu şekilde âlimsiz kalanlar, cahil kimseleri önder edinirler, onlar da ilimsiz fetvalar verirler. Ve hem kendilerini, hem de başkalarını saptırırlar. | Ramuz el e-hadis, 91. sayfa, 11. hadis |
8527 | Allah (z.c.hz.) amelden ancak halis olanını kabul eder. | Ramuz el e-hadis, 91. sayfa, 13. hadis |
8610 | Adam, yaptığı günah karşılığı rızkından mahrum olabilir. Kaderi ancak dua karşılar. Ömrü de "ihsan" dan başka şey artırmaz. | Ramuz el e-hadis, 98. sayfa, 7. hadis |
8665 | Zengin, sağlam ve kuvvetli sadaka kabul edemez. ancak sıkışık ve borçlu durumda olursa sadaka kabul edilebilir. Bir insan, malı çoğalsın diye ötekinden berikinden bir şey isterse kıyamette yüzünün eti yenmiş olarak haşrolur ve Cehennemden yiyeceği de kızgın taş olur. İstiyen bunu az yapsın, istiyen çok yapsın. | Ramuz el e-hadis, 103. sayfa, 6. hadis |
8668 | Sadaka, sahibinin kabir hararetini (azabını) söndürür. Ve mü'min kıyamette ancak sadakasının gölgesinde gölgelenecektir. | Ramuz el e-hadis, 103. sayfa, 9. hadis |
8689 | Gazab şeytandandır. Şeytan da ateşten yaratılmıştır. Ateşi de ancak su söndürür. Sizden biriniz gazaba gelince abdest alsın. | Ramuz el e-hadis, 105. sayfa, 4. hadis |
8710 | Derdi veren Allah, devayı da verir. o devası olmayan dert vermemiştir. ancak devasız bir dert vardır, o da kocamaktır. | Ramuz el e-hadis, 106. sayfa, 6. hadis |
8738 | Melekler, ilme talib olanları kanatları altına alır. ancak ilim talebinin Allah rızası için olması şartı ile. | Ramuz el e-hadis, 108. sayfa, 10. hadis |
8759 | Uyumak abdesti yenilemeyi icap ettirmez. ancak uzanarak uyunduğu zaman bozulur. Çünkü mafsallar gevşer. | Ramuz el e-hadis, 109. sayfa, 16. hadis |