Arama Sonuçları kul ki

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/44674-kul-ki/370

NoHadis MetniKaynak
13603 Misvak kullandıklarında, onu kendisinden sonra en büyük adama verirdi. Halbuki bir şey içerlerse onu sağ tarafında bulunan kimseye verirlerdi.Ramuz el e-hadis, 525. sayfa, 7. hadis
13614 Kendisine bir gam veya sıkıntı isabet ettiğinde: "kulların yardımından Allah'ın yardımı bana kafidir. Yaratılmışların yardımından ise Halik'in yardımı bana yeter. Rızıklananlardan ise rızık vericinin yardımı bana yeter. Bütün işlerimde, bana yeten Rabbım kafidir bana. Allah bana yeter, O ne güzel vekildir. Allah bana yeter, Ondan başka ilah yoktur, Ben ancak O'na tevekkül ettim. Ve O büyük Arşın Rabbidir" diye buyururlardı.Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 2. hadis
13615 Sabahladıklarında ve akşamladıklarında şu duayı okurlardı: "Allahım ansızın gelecek şeyin hayrını ister ve ansızın gelecek şeyin şerrinden sana sığınırım. Muhakkak ki kul sabahladığında ve akşamladığında kendisine ansızın ne geleceğini bilemez."Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 3. hadis
13742 Rükua vardıklarında belini öyle düz tutarlardı ki, üzerine su dökülse durabilirdi.Ramuz el e-hadis, 534. sayfa, 13. hadis
13785 Gazab ettiklerinde Hz. Ali (r.a)'dan başka kendisine kimse sokulamazdı.Ramuz el e-hadis, 537. sayfa, 13. hadis
13809 Gaza, umre veya hacdan geldiklerinde, yüksek bir yerde üç defa tekbir alırlar ve sonra, "Lâ ilâhe illallahu vahdehû lâ şerike leh, lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr" derler ve şu mealdeki duayı okurlardı. "Biz vazifeden dönüyoruz, Allah'a tövbe ediyoruz. Rabbımıza ibadet edip secde ediyor ve ona hamd ediyoruz. Allah vaadinde sadıktır. kuluna yardım edip fırkaları hezimete uğratmıştır."Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 6. hadis
13821 Ashabından bir kimse ile karşılaştığında o kalkınca kendileri de kalkardı. Ve o şahıs gidinceye kadar kendileri ayrılmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında elini eline alır, o şahıs bırakmadıkça kendileri elini bırakmazlardı. Ashabından biri ile karşılaştığında kulağına bir şey söylemek isterse ona yaklaşır, o kişi ayrılmadıkça kendileri ondan ayrılmazlardı.Ramuz el e-hadis, 540. sayfa, 5. hadis
13854 En çok yaptıkları duaları şöyle idi: "Ya mukallibel kulûb, sebbit kalbî alâ dînike.": (Ey kalbleri çeviren Rabbım, kalbimi dinine sabit kıl) Bu husus sorulduğunda şöyle demişlerdi: "Hiç bir kimse yoktur ki, kalbi Allahın parmaklarından iki parmak arasında olmasın. Allah kimi dilerse onu doğrultur, kimi de dilerse onu kaydırır.Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 8. hadis
13873 Döşekleri kıl kilim (palası) idi. (Bunu da kullanmadıkları vaki idi)Ramuz el e-hadis, 543. sayfa, 16. hadis
13893 Ferace gibi bir şeyi vardı ki, evde, ailesi ile otururken giyerdi. Vers ile boyalı olanını giyince su serperdi.(Ya kokulu su veya serinlik için sudur.)Ramuz el e-hadis, 545. sayfa, 1. hadis