No | Hadis Metni | Kaynak |
10244 | Sizlerden birisine, namazını eda ettiğinde, elini dizi üzerine koyarak sağındakine: "Esselamü aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhu" demesi ve solundakine de ayni şeyi söylemesi kafidir. | Ramuz el e-hadis, 243. sayfa, 10. hadis |
10287 | Hz. Eyyub (a.s) çıplak yıkanırken üstüne altından çekirge yağdı. Hz. Eyyüb (a.s) da onları toplamaya başladı. Rabbi tebareke ve Teala ona şöyle nida etti: "Ya Eyyüb! Ben seni, gördüğünden gani kılmamışmıydım?" O da "İzzetin Hakkı için evet, öyle, lakin ben Senin bereketine doyamam." buyurdu. | Ramuz el e-hadis, 246. sayfa, 12. hadis |
10370 | Kalbler, bir hasır dokusundaki çubuklar gibi fitnelere maruz kalır. Öyle ki, hangi kalbe bir fitne sinerse, orada bir siyah leke hasıl olur. Hangi kalb de o fitneyi reddederse, orada beyaz bir nokta hasıl olur. Öyle ki kalb, beyaz bir bez misali bembeyaz olur. Ve yerler, gökler durdukça ona fitne zarar veremez. Diğer bulanık kalb ise, siyah bir taş gibidir. Yamuk veya ters bir bardağa benzer. Böyle kalb maruf tanımaz, bilmez. Münkeri yadırgamaz. Bildiği, ancak hevasının hükmettiği şeylerdir. | Ramuz el e-hadis, 252. sayfa, 15. hadis |
10413 | Benim için şu altı şeyi deruhde edin, Bende size Cenneti deruhde edeyim: Sizden biri konuşursa yalan söylemesin. Vaad ettiğini yapsın. Emanet edildiğinde ona hiyanet etmesin. Gözüne sahip olsun. Eline sahip olsun ve bacak arasına hakim olsun. | Ramuz el e-hadis, 256. sayfa, 7. hadis |
10419 | Kıyamet yaklaştığında yıldırımlar çok olur. Öyle ki, bir adam kavmine gelir de şöyle der: "Dün aranızda kime yıldırım isabet etti?" Cevap verirler: "Falan, falan ve filana yıldırım çarptı." | Ramuz el e-hadis, 256. sayfa, 13. hadis |
10425 | Kıyamet gününde Azameti Kibriyadan arz serili kalır ve bu arzda hiç kimseye ayağını bastığı yerden fazla bir yer düşmez. İlk çağrılacak Ben olurum. Ve Cebrail (a.s)'ı, Allah (z.c.hz)'lerinin sağında ayakta bulurum. Hayır Vallahi, nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki Cebrail (a.s) bu hadiseden önce Allah'ı görmedi. Ben derim ki: "Yarabbi Bu Bana geldi de senin tarafından Bana gönderildiğini söyledi." Cebrail ise o sırada sükut eder. Aziz ve Celil olan Allah buyurur ki: "Doğru söyledi. Ben onu Sana hacetin için gönderdim." Ben derim ki: "Yarabbi, Ben bir takım kullar bıraktım ki, çeşitli beldelerde Sana ibadet ettiler. Ve Seni vadilerde zikrettiler. Şimdi Senin nezdinden getireceğim cevaba intizar ediyorlar." Allah buyurur ki: "Ben onlar hususunda seni mahcub etmiyeceğim." İşte bu teminat, Allah Tealanın: "Umulur ki Rabbın Seni Makam-ı Mahmud'a eriştirir." Mealindeki kavlinde buyurduğu "Makam-ı Mahmud'un" ifadesidir. | Ramuz el e-hadis, 257. sayfa, 6. hadis |
10469 | Üç şey iyilik hazinesidir! Hastalığı gizlemek, musibeti gizlemek, sadakayı gizlemek, Allah buyurur ki: "Kulumu bir bela ve hastalığa düçar ettiğimde sabreder ve ziyaretçilerine şikayet etmezse, ona, iyileştiğinde etinden iyi et, kanından iyi kan veririm. Böylece ya onu hastalık kaydından azad eder, günahsız kılarım, ya da ölürse rahmetime sahip ederim." | Ramuz el e-hadis, 261. sayfa, 3. hadis |
10549 | Allah (z.c.hz.)'leri rahmeti yüz kısım yaptı. Doksan dokuzunu kendisi indinde tuttu. Birini yeryüzüne ihsan etti. İşte mahlukat, bununla birbirine merhamet eder. Şöyle ki; kısrak ayağının tırnağını tayına dokunur korkusu ile kaldırır. | Ramuz el e-hadis, 271. sayfa, 6. hadis |
10584 | Bana Cebrail (a.s.) Allah'dan naklen söyledi ki: "Gözlerini kör ettiğim kimsenin mükafatı, evime girmesi ve Bana nazar etmesidir" | Ramuz el e-hadis, 274. sayfa, 1. hadis |
10595 | Mücahidlerin kadınlarının hürmeti, analara olan hürmet gibidir. Harbe gitmeyenlerden bir kimse mücahidlerden bir adamın ehline hiyanet ederse, o kimse kıyamet gününde durdurulur ve mücahide de denir ki: "Bu ardından senin ailene kötülük etti. Onun hesanatından dilediğini al." O mücahid de onun sevbından dilediğini alır. Ne zanneder siniz? Ben böyle sanırım ki, onun hasentından bir şey bırakmaz, alır. | Ramuz el e-hadis, 274. sayfa, 12. hadis |