Arama Sonuçları dilerim Allah

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/45925-dilerim-Allah

NoHadis MetniKaynak
7342 Cibril (a.s.) Bana geldi: "Ya Muhammed (s.a.s.) hasta mısın? dedi. "Evet" dedim. "Allah adıyla başlar. Sana eza veren her şeyden, her bir nefsin şerrinden ve hased eden gözden Seni korumasını Allah'dan dilerim. Allah adıyla başlar, Seni korumasını dilerim. Sana şifa verecek olan Allah'dır" dedi.Ramuz el e-hadis, 10. sayfa, 5. hadis
7349 Cibril (a.s.) Bana geldi ve dedi ki: "Allah azze ve celle sana şu kelimelerle dua etmeni emrediyor. Onlardan birini muhakkak sana verecektir: "Allahım ben Senden acil afiyetini, belalarına karşı sabrı ve dünyadan Senin Rahmetinle çıkmayı dilerim."Ramuz el e-hadis, 11. sayfa, 3. hadis
8180 Adam evine girince şöyle desin: "Allahım, ben senden hayırlı giriş ve hayırlı çıkış dilerim. Allah'ın adıyla girdik ve Allah'ın adıyla çıktık. Ve ancak Rabbımız olan Allah'a tevekkül ettik." Sonra nefsine selam versin.Ramuz el e-hadis, 66. sayfa, 11. hadis
11917 Maîşeti müşkilleşmiş bir kimsenin evinden çıktığında şunu demesine ne mani var?: "Bismillâhi alâ nefsî ve mâlî ve dînî Allahümme raddinî, bi kadâike ve bâriklî fîmâ kuddiralî hattâ lâ uhibbe ta'cîle mâ ahharte ve te'hîra mâ acelte." (Allah adı ile başlar, nefsimi, malımı ve dinimi korumasını ondan dilerim. Allahım ilahi kazana beni razı kıl ve benim için takdir olunanı bana mübarek eyle, Ta ki senin te'hir ettiğin şeyin acilen olmasını ve acilen verdiğin şeyin de sonraya kalmasını istemiş olmayayım.Ramuz el e-hadis, 389. sayfa, 10. hadis
13706 Çarşıya girdikleri zaman şöyle dua ederlerdi: "Bismillah, Allahım bu çarşının ve çarşıda bulunanların en hayırlısını senden dilerim ve burada bulunanların şerrinden Sana sığınırım. Allahım bu pazarda yalan yeminle karşılaşmaktan ve kayba uğratıcı hile ile karşılaşmaktan Sana sığınırım."Ramuz el e-hadis, 532. sayfa, 5. hadis
14479

Cennetle müjdelenen on sahâbîden biri olan
Ebû İshâk Sa’d b. Vakkâs (ra) anlatıyor:
Veda Haccı senesinde Resûlullah, ağır hastalığım sebebiyle beni ziyarete
geldi. Ben:
–Yâ ResûlAllah, hastalığımın ne kadar ilerlediğini görüyorsun. Ben zengin
biriyim ve bir kızımdan başka da mirasçım yok. Malımın üçte ikisini sadaka
olarak dağıtayım mı, dedim.
–Hayır, öyle yapma, buyurdu.
–Yarısını vasiyet edeyim, dedim. Peygamber yine:
–Hayır, dedi.
–Yâ ResûlAllah, malımın üçte birini vasiyet edeyim mi, dedim.
–Evet, üçte biri yeterlidir, hatta üçte biri bile çoktur; zira mirasçılarını zengin
olarak bırakman, onları halka el açacak bir hâlde fakir bırakmandan daha
hayırlıdır. Allah rızasını gözeterek eşinin ağzına koyduğun lokmaya varıncaya
kadar, onlar için yaptığın her türlü harcamadan dolayı sevap kazanırsın,
buyurdu. Bunun üzerine:
–Yâ ResûlAllah, ashâb seninle Medine’ye dönerken ben Mekke’de kalacak
mıyım, diye sordum. Resûl-i Ekrem:
–Mekke’de kalmayacaksın, daha yaşayacak ve Allah rızası için iyi şeyler
yapmaya muvaffak olacak ve yükseleceksin. Allah’ın seni uzun ömürlü
kılmasını dilerim. (Senin fetihlerinle) Müslümanlar fayda görsün ve inkârcılar
zarara uğrasın. Yâ Rabbi, ashâbımın hicretlerini tamamla ve onları geriye
çevirme. Asıl zavallı olan Sa’d b. Havle’dir, buyurdu.
Mekke’de öldüğü için Resûlullah ona hep acırdı.
(

B1295 Buhârî, Cenâiz, 36; M4209 Müslim, Vasiyye, 5