Arama Sonuçları onu ziyarete

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/45937-onu-ziyarete

NoHadis MetniKaynak
7539 Kişi (hasta) kardeşini ziyarete gelip de oturuncaya kadar Cennet yollarında yürümüş olur. Oturunca rahmet o kimseyi kuşatır. Eğer bu ziyareti sabah yapmışsa, yetmiş bin melek onun için akşama kadar dua eder. Bu ziyareti akşam yapmışsa yetmiş bin melek onun için sabah oluncaya kadar dua eder.Ramuz el e-hadis, 24. sayfa, 3. hadis
8856 Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis
9163 Ben Peygamberlerin sonuncusuyum. Benim mescidim, bütün Enbiyanın mescidlerinin sonuncusudur. Ve mescidlerin ziyarete en layık olanıdır. Yolculuk için hazırlanmıya en layık mescidler Mescid-i Haram ve Benim mescidimdir. Benim mescidimdeki bir namaz, başka mescidlerde kılınan bin namazdan daha faziletlidir. Ancak Mescid-i Haram müstesnaRamuz el e-hadis, 152. sayfa, 5. hadis
9372 Herhangi bir adam, bir hastayı ziyarete gidince, Allah'ın rahmetinde yüzer ve onun yanında oturunca da bu rahmete gömülmüş hale gelir.Ramuz el e-hadis, 178. sayfa, 4. hadis
9559 Beyt-i Mamur semadadır. Ve ona "Surah" ismi verilir. Bu, beyt-i Haram misillidir. Ve onun hizasına gelir. Düşecek olsa, onun üstüne düşerdi. Her gün yetmiş bin melek onu ziyarete gelir, her gelen melek bir defa gelmek şartıyla. onun semadaki kıymeti, Beytullah'ın kıymeti gibidir.Ramuz el e-hadis, 196. sayfa, 3. hadis
11188 Allah (z.c.hz.) buyurdu ki: "Bir kulum ki, vücuduna sıhhat ve afiyet verdim ve onun üzerine rızkını genişlettim de beş senede bir Beni ziyarete gelmedi, muhakkak o mahrumdur. (Kabe ziyareti için)Ramuz el e-hadis, 327. sayfa, 3. hadis
11853 Hiç bir kul yoktur ki, din kardeşini Allah için ziyarete gelsin de, semadan bir melek: "Hoş ettin ve Cennet sana helal oldu" demesin. Aziz ve Celil olan Allah arşının melekutunda şöyle buyurur: "Kulum Beni ziyarete geldi. Bana onu ağırlamak düşer ve onun mükafatı da Cennetten başka ziyafetlik olamaz."Ramuz el e-hadis, 384. sayfa, 3. hadis
12265 Kim, başka bir haceti olmadan sadece ziyaret için Beni ziyarete gelirse, kıyamet günü onun için şefaat etmem Bana hak olur.Ramuz el e-hadis, 415. sayfa, 8. hadis
12464 Bir kimse eceli gelmemiş bir hastayı ziyarete gitse ve yanında yedi kere: "Es'elullâhel azîm, Rabbel arşil azîm en yeşfiyek" dese, Allah onu bu hastalıktan afiyete kavuşturur.Ramuz el e-hadis, 429. sayfa, 15. hadis
14406

Abdurrahmân ibnu Avf (R) şöyle demiştir:

Medîne'ye geldiğimiz zaman Rasûlullah (S) benimle Sa'd ibnu'r-Rabî' arasında kardeşlik kurmuştu. Bunun üzerine Sa'd ibnu'r-Rabî' (ben Abdurrahmân'a):

— Ben mal cihetiyle Ensâr'ın en zenginiyim. Bunun için malı­mın yarısını sana ayırıyorum. Ve bak! îki kadınımın hangisini sever­sen senin için ondan vazgeçer, onu boşarım. İddeti geçipde evlenme halâl olduğu zaman onunla evlenirsin, dedi.

Râvî dedi ki: Bu teklif üzerine Abdurrahmân, Sa'd'e:

— Benim bu hususta ihtiyâcım yoktur. İçinde ticâret yapılan bir çarşı var mı? dedi.

Sa'd:

—  Kaynukaa' kabilesinin çarşısı vardır, dedi.

Râvî dedi ki: Abdurrahmân sonra Kaynukaa' çarşısına gitti. Sat­mak üzere keş ve yağ götürdü. Sonra çarşıya gidişleri arka arkaya devam etti. Çok geçmedi, Abdurrahmân Rasûlullah'ı ziyarete geldi. Üstünde (zifafa girenlere mahsûs olan) sarı zağferân lekesi vardı. Ra­sûlullah (S) ona:

—  "Evlendin mi?" diye sordu. Abdurrahmân:

—  Evet evlendim, dedi. Rasûlullah:

—  "Kimle evlendin?" dedi.

O da:

—  Ensâr'dan bir kadınla evlendim, dedi.

Rasûlullah:

—  "Ne kadar mehr verdin?" dedi.

Abdurrahmân:

— Bir çekirdek (yânî beş dirhem) ağırlığında altın yâhud altın­dan bir çekirdek verdim, dedi.

Bunun üzerine Peygamber (S) Abdurrahmân'a:

—  "Bir koyun (kesmek sureti)le olsun düğün yemeği yap!" bu­yurdu

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 2