No | Hadis Metni | Kaynak |
8591 | Haya imandandır, İman da cennettedir. Şayet haya Bir adam olsaydı, salih Bir insan olurdu. | Ramuz el e-hadis, 96. sayfa, 13. hadis |
9504 | Ensar, iç gömleği, diğer insanlar da dış esvabı gibidir. Bütün insanlar Bir tarafı tutsalar ve Ensar da Bir tarafı tutsa, Ben Ensar'ın tarafını tutarım. Arada hicret olmasa idi Ben de Ensardan Biri olurdum. | Ramuz el e-hadis, 192. sayfa, 2. hadis |
10053 | Kavi mümin Allah'a, zaif müminden daha hayırlı ve sevgilidir. Gene de her Birinde hayır vardır. Sana menfaat verecek şeye haris ol. Fakat Allah'a dayanarak işe giriş ve acze düşme. Eğer sana Bir şey isabet ederse şöyle yapsaydım, böyle olurdu, deme. Lakin Allah böyle takdir etti ve dilediğini yaptı de. Zira "Keşke" sözü şeytanın işine yol açar. | Ramuz el e-hadis, 230. sayfa, 11. hadis |
11319 | Bana vahiy iki türlü gelirdi: Cibril (a.s.) gelir ve Bir adamın diğer Bir adama Bir şey vermesi gibi Bana ilka ederdi. Bu, Bende aniden hasıl olurdu. Bir de çan sesi gibi Birşeyle Bana gelirdi. Öyle ki, kalbimde ihtilat yapardı ve bu Bende aniden olmazdı. | Ramuz el e-hadis, 338. sayfa, 5. hadis |
11320 | İsrail oğullarını Peygamberleri idare ederdi. Bir Peygamber vefat edince diğeri ona halef olurdu. Benden sonra Peygamber yok. Halifeler gelecek ve onlar çok olacak. Dediler ki: "Bize ne emredersin?" Buyurdu ki: "İlk biat ettiğinize vefa edin ve Allah'ın onlar için verdiği haklarını verin. Muhakkak Allah, idarelerinden dolayı hesabı onlara Kendisi soracaktır. | Ramuz el e-hadis, 338. sayfa, 6. hadis |
11515 | Dünyadaki bütün varlıklar ümmetimden Birinin elinde olsa, sonra o "Elhamdülillah" dese, bu "elhamdülillah" sözü, bütün onlardan daha kıymetli olurdu. | Ramuz el e-hadis, 355. sayfa, 7. hadis |
11538 | Eğer Allah (z.c.hz)'ni hakkıyla tanısaydınız denizler üzerinde yürür ve duanızla dağlar oynardı. Allah'dan hakkıyla korksaydınız cehilsiz ilme nail olurdunuz. Lakin bu hadde kimse erişmemiştir. Denildi ki: "Ya Resulallah sen de mi?" Buyurdu ki: "Bende; Allah azze ve celle bütün işlerinin Bir kimsenin anlayabilmesinden daha büyük değil midir? (Onun zatının ve işlerinin künhüne erişilemez.) | Ramuz el e-hadis, 357. sayfa, 8. hadis |
11549 | Bunun Bir kısmı başka yerde olsaydı, senin için daha hayırlı olurdu. (Efendimiz şişman Bir adamın karnına dokunarak bu hadisi buyurdu.) | Ramuz el e-hadis, 358. sayfa, 9. hadis |
13529 | Efendimiz (s.a.v.) iri yapılı, azametli idi ve yüzü ayın ondördü gibi parlardı. Ortadan uzun, başı büyücek, saçı mutedil kıvırcık idi. Saçı bazen kulak yumuşağını geçer, rengi parlak, alnı geniş, kaşları ince ve gür idi. İki kaşı arasında Bir damar gazab halinde kabarırdı. Burnu ince, hafif mukavves, sakalı sık, yanakları hafif, ağzı geniş, dişleri seyrek ve latif idi. Boynundan göbeğine hafif kıllı, boynu gümüş parlaklığında yapma bebek gibi, yapısı bedenlice ve endamlı idi. Göğsü karnı Birdi. Göğsü geniş, omuzları açık, mafsalları ince, soyunduğunda bedeni nur gibi idi. Göğüs kemiğinden göbeğine kadar, tüyden ince Bir hat bulunurdu. Meme ve karnında tüy yoktu. Kolları, omuzları ve göğsünün yukarı kısmı kıllı idi. Bilekleri uzun, avucu geniş, uzun saçları lüle gibi idi. El ve ayak parmakları etli, parmakları uzun, ayağının çukuru mutedil, üstü üzerinde su durmayacak derecede düzdü. Yürürken öne meyilli düz yürür, yürüyüşü mütevazı ve seri ve de yüksek Bir yerden dökülen su gibi idi. Döndüğünde bütün vücudu ile dönerdi. Sükut halinde yere bakışı semaya nazarından fazla olurdu ve ekser bakışı mülahazalı idi. Yürürken ashabını önüne katardı. Karşılaşmada selamı ilk önce kendileri verirdi. | Ramuz el e-hadis, 520. sayfa, 8. hadis |
13650 | Konuştuklarında anlaşılıncaya kadar Bir kelimeyi üç defa tekrar ederlerdi. Bir kavme, geldiklerinde de onlara üç defaya kadar selam verdikleri olurdu. | Ramuz el e-hadis, 528. sayfa, 9. hadis |