No | Hadis Metni | Kaynak |
9226 | Kıyametin ilk alametleri: Deccal, İsa (a.s.)'ın inmesi, Aden toprağından bir ateşin çıkıp halkı mahşere (Şam'a) sürmesi, öyle ki onlar kaylule (öğle uykusu) yaptığı zaman o ateş bekler. (Onlar yürüyünce o da yürür). Ve bir de Duhan, Dabbe ve Ye'cüc ve Me'cücün zuhurudur. Denildi ki : "Ya Resulallah, Ye'cüc ve Me'cuc nedir?" Buyurduki: Yec'cüc ve Me'cuc bir takım ümmetlerdik ki, her biri dörtyüz binliktir. Onlardan her bir kişi etrafında, kendi sulbünden gelme bin tane göz görmedikçe ölmez. Bunlar Adem evladıdır. Ve dünyanın harab olmasına çalışırlar. Geldiklerinde Fırat ve Dicle'den içerler. Taberiye gölünü kuruturlar. Beyt'i Makdise vardıklarında ise şöyle derler: "Dünya halkını tamamen öldürdük. Şimdi de göktekilerini öldürelim." Ve oklarını göğe doğru atarlar da, o oklar kana bulaşmış alarak geri dönerler. Bunun üzerine: "Semadakileri de öldürdük" derler. O sırada İsa (a.s) ve müslümanlar Turi-Sina dağında bulunurlar. Allah, İsa (a.s)'a şöyle vahyeder: "Kullarımı Turdağı ve Eyle etrafında muhafaza et." Sonra İsa (a.s) ellerini semaya kaldırıp dua eder. Müminler de "amin" derler. Bunun üzerine Allah Ye'cüc ve Me'cücün üzerlerine "hegaf" denen ve insanların burnundan giren kurtçukları gönderir. Bu kurtçuklar onları Şam'dan Şark'a kadar sarar ve böylece Ye'cüc ile Mec'ücün hepsi ölürler. Öyleki, onların cifelerinden arz kokar. O zaman Allah, göğe emreder. Ve gökten kırbadan boşanırcasına yağmur yağar, onların cife ve kokularından arzı yıkar. İşte ondan sonra güneşin garbten doğma vakti gelir. | Ramuz el e-hadis, 160. sayfa, 9. hadis |
9257 | Size, mü'min kimdir, haber vereyim mi? O öyle bir kimsedir ki, insanlar malları ve canları hususunda kendisinden emin olurlar. Müslim ise, müslümanların, onun dilinden ve ehlinden salim olduğu kimsedir. Mücahid de, Allah'a itaat hususunda nefsi ile cihad edendir. Muhacire gelince, hata ve günahlardan kaçan kimsedir. | Ramuz el e-hadis, 165. sayfa, 3. hadis |
9382 | Her hangi bir amir (veya vali)ki, müslümanların işlerinden birinin başına geçti ise, kendisini Cehennem köprüsü üzerinde durdururlar ve köprü onu, bir defa öyle bir titretir ki, bütün azaları sarsılır. (Bütün amir ve valiler bunu görecek) | Ramuz el e-hadis, 179. sayfa, 4. hadis |
9389 | Bir müslüman, diğer bir müslüman kardeşine "Kafir" derse, İkisinden biri oradan bu küfürle ayrılır. Eğer dediği kimse kafirse, bu küfür ona gider. Değilse kendisine döner. | Ramuz el e-hadis, 179. sayfa, 11. hadis |
9390 | Her hangi bir adam ki, bir müslümanı küfre nisbet etti, o adam kafir ise o, değilse kendisi kafir olur. | Ramuz el e-hadis, 179. sayfa, 12. hadis |
9397 | Hangi adam ki, müslümanların umuru hususunda amir oldu da, kendine olduğu gibi onlara hayırhah olmadı ise, o adam, Cennetin kokusunu bile koklıyamaz. | Ramuz el e-hadis, 180. sayfa, 7. hadis |
9427 | Ey insanlar! Peygamberliğin tebşiratından olarak salih rüyadan başka kalmadı. O rüyayı, ya müslüman kendi görür veya onun hakkında başkaları görür. Agah olun ki, rüku ve secdede Kur'an okumaktan men edildim. Rükuda Rabbi tazim edin. Secdede ise duaya gayret edin. Zira, bu duanız kabule layıktır. | Ramuz el e-hadis, 184. sayfa, 1. hadis |
9773 | Güzel rüya beşarettir. Onu ya müslüman kendisi görür veya başkalarınca onun için görülür. | Ramuz el e-hadis, 209. sayfa, 11. hadis |
9812 | Zühd, Allah'ın sevdiğini sevmen, Allah'ın sevmediğini de sevmemen ve dünyanın helalinin de haramı gibi sana ağır gelmesidir. (Hacetinden fazla helali). Zira, dünyanın helali hesab, haramı ise azabdır. Zühd, kendi nefsine merhametin gibi, bütün müslümanlara da merhamet etmen, haram sözden kaçındığın gibi faydasız sözden de kaçınman, çok kokmuş bir ölüden kaçtığın gibi, çok yemekten de kaçman, dünyanın servet ve zinetinden ateşten kaçar gibi kaçman ve dünyada emelini kısa tutmandır. İşte Zühd dediğin de budur. | Ramuz el e-hadis, 212. sayfa, 3. hadis |
10045 | Mü'min, insanların kendinden emin olduğu ve müslüman da müslümanların dilinden zarar görmediği kimsedir. Muhacir de fenalığı terkeden adamdır. Nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, komşusu kendisinin eziyetinden emin olmıyan kimse Cennete giremez. | Ramuz el e-hadis, 230. sayfa, 3. hadis |