No | Hadis Metni | Kaynak |
8267 | Âfiyeti Başkası için iste, Sanada nasib olur. | Ramuz el e-hadis, 73. sayfa, 3. hadis |
8409 | Senin o bahsettiğin ehli kitab kabına gelince, Başka bulursanız kullanmayın onları. Yok, bulamazsanız yıkayıb kullanın. Besmele ile attığın ok ile avladığını ye, Av köpeğini de besmele ile salmışsan ve talimli köpek ise, yersin. Talimsiz köpeğinle avladığını, yetişip kesersen yersin. (Köpek talimsiz olur ve ölü getirirse yenmez) | Ramuz el e-hadis, 82. sayfa, 13. hadis |
8438 | Allah (z.c.hz.) kullara nikmet (musibet) murad ettiğinde, çocuklar ölür, kadınlar doğurmaz ve içlerinde rahmete şayan bir kimse yoksa Başlarına belâ gelir. | Ramuz el e-hadis, 85. sayfa, 3. hadis |
8448 | Allah (z.c.hz.) bir ümmete gadab edip azab vermemiş ise, zahireleri pahalanır, ömürleri kısalır, tüccarları ticaret edemez, yağmurları azalır ve Başlarına da şerirleri musallat olur. | Ramuz el e-hadis, 85. sayfa, 13. hadis |
8623 | Cennette insanın bir temaşası yetmiş yıl sürer. Bir kadın gelir, omuzunu dürter. Adam bakar, onda kendini görür. Kadının boynundaki incilerin bir tanesi garbla şark arasını aydınlatır. Kadın ona "selâm" verir. Erkek de selâmını alır ve ona sorar; "Sen kimsin?" "Ben Meziddenim" der. Üzerinde yetmiş kat elbisesi olur. En aşağısı Tuba ağacından yapılmış, gelincik çiçeği gibi. Böyle olduğu halde, bakınca ayağının iliği görülür. Başında bulunan taçların en küçük incisi de yine şarkla garb arasını aydınlatır. | Ramuz el e-hadis, 99. sayfa, 8. hadis |
8715 | Mü'min, kabrinde yeşillik bir bahçededir. Ve kabri yetmiş zira (arşın) genişliğinde ve ayın ondördü gibi olur. (Zikirden yüz çevirenlere kabir darlığı vardır) Nefsim yed-i kudretinde Olana kasem ederim ki, bunlara (zikirden yüz çevirenlere) hücum edecek 99 yılan var ki, her birisi de dokuz Başlıdır. | Ramuz el e-hadis, 106. sayfa, 11. hadis |
8813 | İnsanların tecavüz ve tekebbür cihetinden en şiddetlisi şu kimsedir ki, (Hakkı kabul etmemekte direniş sahibidir.) bi gayri hakkın adamı döver ve adam öldürür, velinimetini bırakıp Başkası ile ülfet eder. Kim ki bunları yaparsa o adam, Allah ve Peygamberine küfretmiş olur. Onun ne farz ne de nafile ibadetleri makbuldur. | Ramuz el e-hadis, 114. sayfa, 6. hadis |
8856 | Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin Başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi Başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz." | Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis |
8881 | Bir adamın din kardeşi için gıyabında yaptığı dua müstecab olur. Ve dua edenin Başında bir melek "amin" der. Ve "Sana da bir o kadar" diye söyler. (Diğer bir hadiste, Meleğin "amini" geri dönmez buyurulmaktadır) | Ramuz el e-hadis, 122. sayfa, 5. hadis |
8927 | Adamda bir et parçası vardır, o sağlam olursa cesedi de sağ selamettir. Dertli ise Başka yerleri de dertlidir. Burası da kalbidir. | Ramuz el e-hadis, 127. sayfa, 3. hadis |