Arama Sonuçları hayır işle

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/4918-hayir-isle/10

NoHadis MetniKaynak
10673 Meclislerin (oturuşun) hayırlısı, kıbleye karşı oturulan meclistir.Ramuz el e-hadis, 281. sayfa, 1. hadis
11268 Siz küçük cihaddan hayırlı bir gelişle büyük cihada döndünüz ki, bu, kulun nefs-i hevası ile mücadelesidir.Ramuz el e-hadis, 334. sayfa, 5. hadis
11315 Beni İsrail'den "Kıfl" isimli biri vardı. Günahtan pek sakınmaz ve onu işlerdi. Ona bir kadın geldi (paraya ihtiyacı vardı.) Onunla münasebette bulunmak şartı ile kadına altmış altın verdi. Kadınla bir mevkiye geldiler. O zaman kadının kemikleri titredi ve ağladı. Adam dedi ki: "Neden ağlıyorsun? Seni zorladım mı?" Kadın dedi ki: "hayır, fakat ben bu işi şimdiye kadar asla yapmamıştım. Buna beni ihtiyacım sürükledi." Adam dedi ki: "Madem ki sen yapmadığını yapmak durumundasın öyleyse git, para da senindir. "Adam ayrıca yemin ederek: "Vallahi bundan sonra ben de bu işi bir daha yapmam" dedi ve o gece de öldü. Sabahleyin kapısına şöyle yazılmış olduğu görüldü: "Allah muhakkak Kıfl'e mağfiret etti." (Asi, fakat iffeti takdir eden ve merhametli bir kimse imiş ve tevbesi nasib ve kabul olmuş.)Ramuz el e-hadis, 338. sayfa, 1. hadis
11606 Adem oğlunun üzerine gelen hiçbir gün yoktur ki, o günde bir münadi şöyle seslenmesin: "Ey Adem oğlu! Ben yeni bir mahlukum. Yarın ben senin üzerine şahidim. Bende hayır işle ki yarın lehine şehadet edeyim. Eğer ben geçersem beni artık göremeyeceksin." Gece de bunun gibi söyler. (Lisanı hal ile ihtarda bulunuyor)Ramuz el e-hadis, 363. sayfa, 9. hadis
11634 Hiç birgün yoktur ki: "Ey adem oğlu, ben yeni bir mahlukum ve yaptığın işler hususunda üzerine şahidim. Öyle ise bende hayır işle ki onunla lehine şehadet edeyim. Eğer ben geçersem beni bir daha göremeszin." diye nida etmiş olmasın. Gece de bunun aynini söyler.Ramuz el e-hadis, 366. sayfa, 1. hadis
12008 Kim ki bir kavmin hayır ve şer amellerinden hoşlanıyorsa, yapmasa da onu işlemiş gibidir.Ramuz el e-hadis, 396. sayfa, 15. hadis
12762 Mü'minin niyeti amelinden hayırlıdır. Münafıkın ameli niyetinden hayırlıdır. Herkes niyetine göre amel eder. Mü'min bir amel işlediği zaman kalbinde bir nur parlar.Ramuz el e-hadis, 453. sayfa, 11. hadis
13325 Ya Fatma (r.a) kalk kurbanının yanında hazır bulun. Zira damlayan ilk damla ile işlemiş olduğun her günah af olunur. Ve şöyle söyle "İnne salatî ve nüsukî ve mahyâye ve memâtî Lillahi Rabbil alemîn. Lâ şerikeleh ve bi zâlike ümirtü ve ene evvelül-müslimîn" (Benim namazım vesair ibadetim, dinim, hayatım ve ölümüm Rabbil Alemin olan Allah içindir. Onun şeriki yoktur. Ben bu tevhid ile emrolundum ben müslümanlardanım) Denildi ki; "Ya Resulallah, bu Sana ve ehli Beytine mi mahsustur?" Buyurdu ki, hayır bilakis bütün müslümanlara aittir.Ramuz el e-hadis, 500. sayfa, 11. hadis
13469 Allah (z.c.hz.) buyuruyor: "Ey Adem oğlu, benim iznimle sen kendi nefsinin dilediğini isteyen kimsesin. Benim irademle nefsin için irade ettiğini irade ettiğim kimsesin. Sana olan nimetimin fazlı ile masiyet işlemeye kuvvet buldun. Benim ismetimle tevfikimle, yardımımla ve afiyetimle Benim farzlarımı eda etmiş oldun. Şu halde Ben senin ihsanına senden daha evlayım. Sen de günahına Benden daha layıksın. hayır sana Benden izhar oldu. Benden sana ceza, cinayetine karşılık oldu. Sen nefsin için Benden neye razı oldunsa, Ben de sana onu layık gördüm.Ramuz el e-hadis, 514. sayfa, 7. hadis
14222

Cennetle müjdelenen on sahâbîden biri olan Ebû İshâk Sa`d İbni Ebû Vakkâs radıyallahu anh şöyle dedi:

Vedâ Haccı yılında (Mekke’de) yakalandığım şiddetli bir hastalık dolayısıyla Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ziyâretime geldi. Ona:

Yâ Resûlallah! Gördüğün gibi çok rahatsızım. Ben zengin bir adamım. Birkızımdan başka mirasçım da yok. Malımın üçte ikisini sadaka olarak dağıtayım mı? diye sordum.

Hz. Peygamber:

hayır”, dedi. Yarısını dağıtayım mı? dedim. Yine: “hayır”, dedi. Ya üçte birine ne buyurursun, yâ Resûlallah? diye sordum. “Üçte birini dağıt! Hatta o bile çok. Mirasçılarını zengin bırakman, onları muhtaç bırakıp da halka avuç açtırmaktan hayırlıdır. Allah rızâsını düşünerek yaptığın harcamalara, hatta yemek yerken eşinin ağzına verdiğin lokmalara varıncaya kadar hepsinin mükâfatını alacaksın” buyurdu.

Sa`d İbni Ebû Vakkâs sözüne devamla dedi ki:

Yâ Resûlallah! Arkadaşlarım gidipte ben kalacak mıyım? (burada ölecekmiyim?) diye sordum. “hayır, sen burada kalmayacaksın. Allah rızâsı için güzel işler yaparak yükseleceksin. Allah’tan öyle umuyorum ki, daha nice yıllar yaşayarak kimi insanlar (mü’minler) senden fayda, kimileri de (kâfirler) zarar görecektir.

Allahım! Ashâbımın (Mekke’den Medine’ye) hicretini tamamla! Onları geri döndürüp hicretlerini yarım bırakma! Acınacak durumda olan Sa`d İbni Havle’dir” buyurdu.

Bu sözleriyle Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Sa`d İbni Havle’nin Mekke’de ölmesine üzüldüğünü ifade etti.

Buhârî, Cenâiz 36, Vesâyâ 2, Nefekât 1, Merdâ 16, Daavât 43, Ferâiz 6 ; Müslim, Vasıyyet 5. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ferâiz 3; Tirmizî, Vesâyâ 1; Nesâî, Vesâyâ 3; İbni Mâce, Vesâyâ 5