Arama Sonuçları gününde kimse

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/50619-gununde-kimse/50

NoHadis MetniKaynak
12639 Bir kimse Mekke yolunda ölürse, kıyamet gününde Allah onu hesaba arzetmez ve şiddetli hesaba tutmaz.Ramuz el e-hadis, 443. sayfa, 12. hadis
12649 Bir kimse bir gün deniz gazasında hastalansa bu onun bin köle azad etmesinden efdal olur. Öyleki, onları techiz ediyor ve onlara kıyamete kadar infak ediyor. Bir kimse de bir adama Allah yolunda, Allah'ın kitabından bir ayet veya sünnetinden bir kelime öğretirse, kıyamet gününde Allah'ın ona verdiği sevaptan daha efdal bir sevap olmaz.Ramuz el e-hadis, 444. sayfa, 7. hadis
12663 Bir kimse tesbih, tehlil, tekbir veya tahmid üzere uyursa kıyamet gününde onun üzerine baas olur. Kim de gaflet üzere uyursa kıyamet gününde onun üzerine baas olur. Öyleyse kendinizi zikir üzerine uyumaya alıştırın.Ramuz el e-hadis, 445. sayfa, 7. hadis
12673 Bir kimse aşûre gününde ailesine nafakasını geniş tutarsa, Allah (z.c.hz.) de senenin kalan günlerinde onun nafakasını geniş tutar.Ramuz el e-hadis, 446. sayfa, 5. hadis
12810 Muhammed (s.a.v)in nefsi yed-i kudretinde Olana kasem ederim ki, kıyamet gününde bir kul gelir dağlar gibi sevabları olur ve zanneder ki bunlar sebebile Cennete gidecek. Fakat zulme uğrattığı kimselerin meydana çıkması o derece devam eder ki, bunlar erir ve hiç hasenesi kalmaz ve hatta kendisine dağlar gibi günah yüklenir de bu sebeble Cehenneme sevki emrolunur. (Meğer tevbe, meğer iltica)Ramuz el e-hadis, 458. sayfa, 4. hadis
12837 Yazık eşrafa, yazık umeraya, yazık itibarlı adamlara. Bunlar milletin başında olurlar da suiistimal ederler. Kıyamet gününde bir takım kimseler, şakaklarından Süreyya yıldızına asılı olsa ve gök ile yer arasında, küt aşağı düşse, küt tekrar asılsa idi de, milletin idaresinden bir şeye sahip olmasaydılar.Ramuz el e-hadis, 461. sayfa, 2. hadis
13181 On ve daha fazla kişiye amir olan kimse kıyamet gününde eli boynuna bağlı olarak gelir. İyi yaptığı tahakkuk ederse kelepçe çözülür. Kötü ise bağ üzerine bağ artırılır.Ramuz el e-hadis, 488. sayfa, 4. hadis
13310 Ya Aişe (r.a) ne zaman kötü söylediğimi gördün. Muhakkak ki kıyamet gününde, Allah yanında menzile, itibari ile insanların en şerlisi, şerrinden korktukları için, insanların kendisini terk ettikleri kimsedir. (Kapıya gelen bir adam için "ne kötü adam" buyurduktan sonra içeri girince ona iyi muamele ettiğini gören Hz. Aişe'nin "Ya Resulallah, şimdi de böyle muamele ettin" demesi üzerine yukarıdaki hadis varid olmuştur.Ramuz el e-hadis, 499. sayfa, 8. hadis
14237

Zirr İbni Hubeyş şöyle dedi;

Mestler üzerine nasıl mesh edileceğini sormak üzere Safvân İbni Assâl radıyallahu anh’ın yanına gitmiştim. Bana:

Zirr! Niçin geldin? diye sordu. Ben de: İlim öğrenmek için, deyince şunları söyledi: Melekler, ilim öğrenenlerden hoşlandıkları için onlara kanat gererler. Ben de: Büyük ve küçük abdestten sonra mestler üzerine nasıl mesh edileceğikafamı kurcaladı. Sen de Hz. Peygamber’in ashâbından olduğun için, onun bu konuda bir şey söylediğini duydun mu diye sormaya geldim, dedim. Safvân: Evet, duydum. Resûl-i Ekrem seferde bulunduğumuz zaman mestleri üçgün üç gece çıkarmamayı, büyük ve küçük abdest bozduktan, uyuduktan sonra bile mestlere meshetmeyi, ancak cünüp olunca mestleri çıkarmayı emrederdi, dedi. Onun sevgiye dair bir şey söylediğini duydun mu? diye sordum. Evet, duydum. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ile bir sefere çıkmıştık. Biz onun yanındayken bir bedevî kaba sesiyle: Muhammed! diye bağırdı.

Hz. Peygamber de onun sesine yakın bir sesle:

“Gel bakalım”, dedi.

Bedevîye dönerek:

Yazıklar olsun sana! Hz. Peygamber’in huzurunda bulunuyorsun. Kıs sesini! Yüksek sesle bağırmanı Allah yasakladı, dedim.

Bedevî:

Vallahi sesimi kısmam, dedi ve Resûl-i Ekrem’e: Birilerini seven, ama onlarla beraber olacak kadar iyiliği bulunmayan kimse hakkında ne dersin? diye sordu.

Hz. Peygamber şöyle buyurdu:

“Bir kimse, kıyamet gününde, sevdikleriyle beraberdir.” Safvân İbni Assâl sözüne devamla dedi ki: Hz. Peygamber bu konuda uzun uzun konuştu. Hatta bir ara batı taraflarında bulunan bir kapıdan bahsetti. “Kapı yaya yürüyüşüyle kırk yıl veya yetmiş yıl (yahut râvinin hatırladığına göre süvari gidişiyle kırk veya yetmiş yıl) genişliğindedir”, buyurdu.

Şamlı muhaddislerden Süfyân İbni Uyeyne şöyle dedi:

Allah gökleri ve yeri yarattığı gün, bu kapıyı tövbe için açık olarak yaratmıştır. Güneş battığı yerden doğuncaya kadar o kapı kapanmayacaktır.
Tirmizî, Daavât 98. Ayr ca bk. Tirmizî, Tahâret, 71; Nesâî, Tahâret 97, 113;ı İbni Mâce, Fiten 32
14459

Ebû Hureyre'den (şöyle demiştir): Peygamber (S) şöyle dedi: "Allah şöyle buyurdu; Üç sınıf insan vardır ki, kıyamet gününde ben onların hasmıyımdır: Biri şu kimse ki, benim adıma ye­min edip (ahd eder de) sonra ahdini bozar. İkincisi hür bir insanı köle diye satar da onun parasını yer. Üçüncüsü şu kimse ki, bir işçiyi ücretle tutar, onu çalıştırıp işi tam yaptırır da, onun ücretini vermez"

Buhari - KİTABU'L-BUYU' - 170