No | Hadis Metni | Kaynak |
7288 | Filan kabileye var. onların (evlenmek istediğin) kızına bak. Zira onu görmen ikinizin arasındaki muhabbetin teessüsü için daha elverişlidir. Eğer ona razı olursan sana nikahlarım. | Ramuz el e-hadis, 5. sayfa, 10. hadis |
7313 | Mehdi ile müjdelenin. O Kureyş'ten ve Ehlibeytimden bir kişidir. O insanların ihtilaf ve içtimai sarsıntılar içinde bulundukları bir sırada çıkar. O yeryüzünü, kendinden önce zulüm ve baskı ile doldurulduğu gibi, adalet ve insaf ile doldurur. Ondan yer ve gök ehli razıdır. Ve O malı "Sahâhan" olarak taksim eder. Dediler ki: "Sahâhan nedir?". Buyurdu ki: "Seviye üzere" demektir. Ve ümmeti Muhammed (s.a.s.)'in kalblerini zenginlikle doldurur ve adaleti onları ihata eder. O kadar ki bir munadiye: "Kimin ihtiyacı varsa bana gelsin" diye nida etmesi emrolunduğunda, bir kişiden başka kimse gelmez. O kimse istekte bulunur. O da "Sâdin'e (hazinedara) git, sana versin" der. O da gider ve: "Ben Mehdi tarafından kendisine istediği verilmesi için gönderilen kimseyim" dediğinde hazinedar: "Al " der. O da alır. Fakat aldığını taşımaya gücü yetmez. Bunun üzerine taşıyabileceğini alır, fazlasını geri bırakır. O malla çıkar ama sonra pişman olur ve: "Ümmeti Muhammed'den (s.a.s.) nefis cihetinden en aç gözlüsü herhalde benim. onların hepsi de bu mala davet olundukları halde benden başkası buna icabet etmedi" diyerek aldığı malı iade etmek ister. Hazinedar da: " Biz verdiğimizi katiyyen geri almayız" der. Bu devir altı, yedi, sekiz veya dokuz sene devam eder. Bundan sonraki hayatta ise hayır yoktur. | Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 7. hadis |
7349 | Cibril (a.s.) Bana geldi ve dedi ki: "Allah azze ve celle sana şu kelimelerle dua etmeni emrediyor. onlardan birini muhakkak sana verecektir: "Allahım ben Senden acil afiyetini, belalarına karşı sabrı ve dünyadan Senin Rahmetinle çıkmayı dilerim." | Ramuz el e-hadis, 11. sayfa, 3. hadis |
7725 | Yatağına geldiğinde şöyle de: "Eûzü bi kelimâtillâhit tâmmâti min ğadabihî ve 'ikâbihî ve min şerri 'ibâdihi ve min hemezâtişşeyâtîn. Ve eûzü bike Rabbi en yahdurûn." Eğer böyle dersen sana bir şey zarar vermez. Ve hatta onlar sana yaklaşamazlar bile. | Ramuz el e-hadis, 37. sayfa, 6. hadis |
7797 | sana bir hadis bildirildiğinde sözüm üzerine sakın bir şey ilave etme. Dört kelime vardır ki, bunlar kelamın en güzellerinden ve Kur'an'dan dır. onların hangisinden başlasan zarar yok. Bu sözler: "Sübhânellâhi velhamdülillâhi ve lâ ilâhe illallâhu vallâhu ekber" dir. | Ramuz el e-hadis, 42. sayfa, 1. hadis |
7890 | Evlerinizde onlardan (yılanlardan) birini görürseniz deyiniz ki: "Bize eziyet vermemeniz hususunda Nuh (a.s.)'ın sizden aldığı akdi sana hatırlatırım ve yine Süleyman (a.s.)'ın sizden aldığı akdi sana hatırlatırım." Buna rağmen eğer (üzerinize) gelirse onu öldürünüz. | Ramuz el e-hadis, 47. sayfa, 13. hadis |
8220 | Dört gece gündüz, dört gündüz de gece gibidir. Allah, o günlerde and verenin isteğini geri çevirmez. İnsanları mağfiret eder ve onlar bu günlerde bol ihsana nail olurlar. Bunlar: Kadir gecesi, Kurban arefesi, Beraat gecesi, Cuma gecesi ve günleridir. | Ramuz el e-hadis, 69. sayfa, 9. hadis |
8560 | Allah (z.c.hz.) Cehennem ehlinin azâbı en az olanına der ki: "Arz üzerindeki bütün şeyler senin olsaydı, bu günkü vaziyetin için onları feda eder miydin?" O da: "Evet" der. "Ben senden, sen Ademin sulbünde iken, bu istediğimden çok ehven bir şey istedim. Ben sana illâ şirk etme dedim. Sen şirkten ayrılmadın." diyecek. | Ramuz el e-hadis, 94. sayfa, 5. hadis |
8962 | Miskinlerin kıyamette saltanatı olacaktır. onlara denecek ki: "Allah rızası için sana var mı bir şey veren, bir lokma yediren, bir yudum içiren. Bak, onları götür Cennete" (onlar da bakar. Kim Allah rızası için kendilerine bir şey vermişse alıp götürürler) | Ramuz el e-hadis, 130. sayfa, 5. hadis |
9197 | sana Allah'dan korkmanı tavsiye ederim. Zira o korku, bütün işlerinin zinetidir. sana Kur'an okumanı, Allah'ı zikretmeni tavsiye ederim. Zira o, senin semada anılmana sebebdir, yeryüzünde ise senin için nurdur. Sükutunun uzun olmasını tavsiye ederim. Ancak hayır söz müstesna, zira bu sükut, şeytanı senden uzaklaştırır. Ve din işinde sana yardımcı olur. Çok gülmekten de sakın. Çünkü o, kalbi öldürür ve yüzün nurunu giderir. Cihada mülazemet et, Çünkü o, ümmetimin Ruhbanlığıdır. Miskinleri sev ve onlarla düşüp kalk. Kendinden aşağıdakine bak, yukarıdakine bakma. Zira, sana Allah'ın verdiği nimetleri küçümsememen için bu hal daha uygundur. Seninle alakayı kesseler de akrabanı ziyaret et. Acı olsa da Hakkı söyle, Allah yolunda kınayanların kınamasından korkma. Kendi nefsin hakkında bildiğin şeyler, insanlardan seni alıkoysun. Yaptığın şeylerde onlara üstünlük taslama. Şu üç hasletin bulunması, kişiye ayıb olarak yeter. Kendi kusurlarını bilmeden, başkasının kusurlarını görmesi, ayni hal kendisinde de olduğu halde, başkalarında utanılacak hal görmesi ve arkadaşına eziyet etmesi. Ey Ebu Zer! Tedbir gibi akıl, sakınmak gibi verağ, güzel huy gibi şeref yoktur. | Ramuz el e-hadis, 157. sayfa, 4. hadis |