Arama Sonuçları Allah imanı

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/51965-Allah-imani/20

NoHadis MetniKaynak
11610 Belayı nimet, bolluğu ve rahatlığı musibet saymayan kimse imanını kamilleştirmiş mü'min değildir. Dediler ki: "Nasıl Ya ResulAllah?" Buyurdu ki: "Zira beladan sonra bolluk takip eder ve bolluğu da bela ve musibet takip eder. Yine, namazın dışındaki zamanında gamlı olmayan, imanını kamil etmiş mü'min değildir. Dediler ki: "Niçin Ya ResulAllah?" Buyurdu ki: "Zira namazda Rabba münacaat eder. Namazın dışında ise ancak Adem oğlu ile hasbihal eder. (Selefi salihin, belasız geçen gün için ağlarmış. Allah (z.c.hz.) kendileriyle alakadar olmadı diye)Ramuz el e-hadis, 364. sayfa, 2. hadis
12000 Kim ki Allah için sever, Allah için buğz eder, Allah için verir ve Allah için vermez tutarsa, muhakkak o kimsenin imanı kemale ermiştir.Ramuz el e-hadis, 396. sayfa, 7. hadis
12013 Kim imanın tadını bulmak isterse, bir adamı yalnız Allah için sevsin.Ramuz el e-hadis, 397. sayfa, 4. hadis
12860 Emanete riayeti olmıyanın imanı ve ahdi olmıyanın da dini yoktur. Muhammed (s.a.v) in nefsi kudret elinde olan Zata yemin ederim ki, kulun dili dürüst olmadıkça dini dürüst olmaz. Kalbi dürüst olmadıkça dili dürüst olmaz. Komşusu "beraika"sından emin olmıyan Cennete giremez. Denildi ki: "Ya RasulAllah beraika nedir?" Buyurdu ki eziyeti ve zulmüdür. Hangi adam ki haramdan mal kazanır da ondan infak ederse ona sevap verilmez. Eğer sadaka verirse kabul olmaz. Elinde kalan da Cehennem bakımından gidişini artırır. Zira habisi habis örtmez. Lakin habisi temiz ve helal olan şey temizler.Ramuz el e-hadis, 463. sayfa, 4. hadis
13092 Abdesti olmayanın namazı yoktur. Besmele çekmeyenin abdesti yoktur. Bana iman etmeyen Allah'a iman etmiş olmaz. Ensarı sevemeyenin de Bana imanı yoktur.Ramuz el e-hadis, 481. sayfa, 5. hadis
13144 Kul hakikat-I imanı hak etmez. Allah için gazab etmedikçe ve Allah için razı olmadıkça. Bunu yaptığı zaman ise imanın hakikatına muhakkak müstehak olur. "Benim dostlarım, evliyam onlardır ki, Benim zikrolunuşumla zikrolunur ve onların zikrolunuşu ile de Ben zikrolunurum."Ramuz el e-hadis, 485. sayfa, 5. hadis
14243

Ebû Mâlik Hâris İbni Âsım el-Eş’arî radıyAllahu anh’den rivâyet edildiğine göre Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Temizlik imanın yarısıdır. Elhamdülillah duası mizânı, sübhânellah ve elhamdülillah sözleri ise yer ile gökler arasını sevap ile doldurur. Namaz nurdur; sadaka burhandır; sabır ziyâdır. Kur’an senin ya lehinde ya da aleyhinde delildir. Herkes sabahtan (pazara çıkar) nefsini satar; kimi onu âzâd kimi de helâk eder.”

Müslim,Tahâret 1. Ayr ca bk.Tirmizî, Daavât 86ı
14278

Ömer İbnü’l-Hattâb radıyAllahu anh şöyle dedi:

Bir gün Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem’in huzurunda bulunduğumuz sırada, elbisesi beyaz mı beyaz, saçları siyah mı siyah, yoldan gelmiş bir hali olmayan ve içimizden kimsenin tanımadığı bir adam çıkageldi. Peygamber’in yanına sokuldu, önüne oturdu, dizlerini Peygamber’in dizlerine dayadı, ellerini (kendi) dizlerinin üstüne koydu ve:

Ey Muhammed, bana İslâm’ı anlat! dedi.

Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem:

“İslâm, Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın resûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı (tastamam) vermen, ramazan orucunu (eksiksiz) tutman, yoluna güç yetirebilirsen Kâbe’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdu. Adam: Doğru söyledin dedi. Onun hem sorup hem de tasdik etmesi tuhafımıza gitti. Adam: Şimdi de imanı anlat bana, dedi. Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem: “Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine iman etmendir” buyurdu.

Adam tekrar:

Doğru söyledin, diye tasdik etti ve: Peki ihsan nedir, onu da anlat, dedi. Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem: “İhsan, Allah’a onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdu.

Adam yine:

Doğru söyledin dedi, sonra da: Kıyâmet ne zaman kopacak? diye sordu.

Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem:

“Kendisine soru yöneltilen, bu konuda sorandan daha bilgili değildir” cevabını verdi.

Adam:

O halde alâmetlerini söyle, dedi.

Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem:

“Annelerin, kendilerine câriye muamelesi yapacak çocuklar doğurması, yalın ayak, başı kabak, çıplak koyun çobanlarının, yüksek ve mükemmel binalarda birbirleriyle yarışmalarıdır ” buyurdu.

Adam, (sessizce) çekip gitti. Ben bir süre öylece kalakaldım. Daha sonra Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem:

“Ey Ömer, soru soran kişi kimdi, biliyor musun?” buyurdu. Ben: Allah ve Resûlü bilir, dedim.

Resûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem:

“O Cebrâil’di, size dininizi öğretmeye geldi” buyurdu.
Müslim, Îmân 1, 5. Ayrıca bk. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16; Nesâi, Mevâkît 6; İbni Mâce, Mukaddime, 9
14294

Yine Abdullah İbni Abbas radıyAllahu anhümâ şöyle dedi:

Allah bize yeter, o ne güzel vekildir” sözünü, ateşe atıldığında İbrahim aleyhisselâm söylemiştir. Muhammed sallAllahu aleyhi ve sellem de bu sözü “Müşrikler size karşı toplandılar, başınızın çaresine bakınız!” dediklerinde söylemiştir. Nitekim bu haber müslümanların imanını arttırmıştı ve onlar hep birlikte “Allah bize yeter, o ne güzel vekildir” demişlerdi.

Buhârî’nin Abdullah İbni Abbas radıyAllahu anhümâ’dan naklettiği bir başka rivayette Abdullah şöyle demiştir:

“Ateşe atıldığı zaman İbrahim aleyhisselâm’ın son sözü:

Allah bana yeter, o ne güzel vekildir” demek olmuştur.

Buhârî, Tefsîrû sûre (3), 13
14344

Ebû Hüreyre radıyAllahu anh’den rivâyet edildiğine göre Nebî sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İman yetmiş (veya altmış) küsur özelliktir (şu’bedir). En yükseği, ‘Allah’tan başka ilâh yoktur’ demek; en aşağısı ise, eziyet veren şeyleri yoldan kaldırmaktır. Hayâ da imanın bir bölümüdür.”

 

Müslim, Îmân 58. Ayrıca bk. Buhârî, Îmân 3; Ebû Dâvûd, Sünnet 14; Nesâî, Îmân 16; Tirmizî, Birr 80; Îmân 16; İbni Mâce, Mukaddime 9