No | Hadis Metni | Kaynak |
9380 | Hangi bir adam ki, bir cemaati misafir etti ve bu misafirler de orada mahrum kaldı ise, bunlara mal, yiyecek ve hatta gece yatırmak gibi yardımda bulunmak her müslümana borç olur. | Ramuz el e-hadis, 179. sayfa, 2. hadis |
9422 | Ey insanlar! Sanki bu dünyada ölüm bizim için değil de bizden başkasına yazılmış. Hak da sanki başkasına vacib gibi imiş. Bize göre -az miktardaki- ölüleri götürüyoruz. Komşuya götürüyormuş gibi. (Evleri kabirleri imiş gibi) Miraslarını yiyoruz. Sanki biz ölmiyecekmişiz gibi. Ne mutlu o kimseye ki, kendi ayıbı onu meşgul eder de, başkasının ayıbını görmez. Ne mutlu o kimseye ki, kendi nazarında kendini hor görür de başkasına noksanlık atfetmez. Meskenete düşmeden Allah için tevazu eder ve helalinden kazandığı malı infak eder. Düşkün ve miskin kimseleri hoş tutar. Fıkıh ve Hikmet ehli ile düşüp kalkar. Ne mutlu o kimseye ki, kendini hor görür. Kazancı helal gidişi salih olur ve kimseye bir zararı dokunmasın diye dikkat eder ve insanlardan uzlet eder. Ne mutlu o kimseye ki, ilmi ile amel eder. Malının fazlasını infak eder, sözünün fazlasını ise tutar. | Ramuz el e-hadis, 183. sayfa, 5. hadis |
9430 | Ey insanlar! Dünya, peşin verilen bir metadır. İyi de kötü de ondan nasibini alır. Ahiret ise sadık (değişmez) bir vaaddır. Orada Kadir olan Melik hükmeder. Hak yerini bulur. Batıl ise zail olur. Ey insanlar! Ahiret evladı olun, dünya uşağı olmayın. Zira evlat anaya tabidir. (Yani dünya çocuğu olursanız., dünya gibi mahvolmaya layık olursunuz) Allah'tan korku üzerine amel ediniz Biliniz ki, amelleriniz sizinle yüzleştirilecektir. Ve yine sizler, mutlaka Allah'a mülaki olacaksınız. Kim, zerre miktarı hayır yaparsa onu görecek ve kim de zerre miktarı şer yaparsa onu görecek. | Ramuz el e-hadis, 184. sayfa, 4. hadis |
9559 | Beyt-i Mamur semadadır. Ve ona "Surah" ismi verilir. Bu, beyt-i Haram misillidir. Ve onun hizasına gelir. Düşecek olsa, onun üstüne düşerdi. Her gün yetmiş bin melek onu ziyarete gelir, her gelen melek bir defa gelmek şartıyla. Onun semadaki kıymeti, Beytullah'ın kıymeti gibidir. | Ramuz el e-hadis, 196. sayfa, 3. hadis |
9562 | İçindeki Kur'an okunan ev, gök ehline, yerden yıldız gözüktüğü gibi görünür. | Ramuz el e-hadis, 196. sayfa, 6. hadis |
9570 | Günahtan tövbe eden günahsız gibidir. Günahı bırakmadan istiğfar eden, Allah'la alay ediyor demektir. Bir kimse müslüman birine eza ederse, bundan dolayı o adama, yerde biten hurma ağaçları kadar günah terettüp eder. | Ramuz el e-hadis, 197. sayfa, 2. hadis |
9679 | Hamd olsun Rabbıma ki Beni senin gibi leîm kılmadı. (Ebu Cehili kasdederek) | Ramuz el e-hadis, 203. sayfa, 14. hadis |
9688 | Helal de aşikaredir, haram da, Bunların arasında şüpheli şeyler vardır. Bunu çokları bilmez. Şüpheden sakınan dinini ve ırzını kurtarır. Şüpheli şeye düşen, harama düştü demektir. Yasaklanmış olan bir korunun kenarında sürü güden bir çoban gibi. Yakındır ki yasak olan o koruya düşe o kimse, Agah olun. Her Melikin böyle bir korusu vardır. Melikler Meliki olan Allahın koruları da haramlarıdır. Beden de bir et parçası vardır. O elverişli olursa bütün beden elverişli olur. O bozulursa bütün vücud bozulur. İşte o, kalbdir. | Ramuz el e-hadis, 204. sayfa, 6. hadis |
9749 | Dünya, ahiret ehline haramdır, ahirette dünya ehline, (dünyayı hedef edinene haramdır). Dünya ve ahiret ise ehlullaha haramdır. (Bu tenezzül etmemek değil, Allah'a yarayacak gibi hareket derdinden sıra bulamamaktır.) | Ramuz el e-hadis, 208. sayfa, 5. hadis |
9781 | Riba yetmiş iki babdır. En aşağı bir kimsenin annesiyle fena münasebette bulunuşu, en büyüğü de din kardeşinin ırzını lekelemesi gibidir. | Ramuz el e-hadis, 210. sayfa, 7. hadis |