No | Hadis Metni | Kaynak |
13558 | Bir hastaya geldiklerinde veya hasta kendisine getirildiğinde "Ezhebil be'se Rabbennâsi eşfi ve enteş şâfi. La şifâe illa şifâüke şifâen la yuğâdiru sakamen": (Ey insanların Rabbi, zararı gider, şifa ihsan et, şifa veren ancak sensin. Senin şifandan başka şifa yoktur. Hiçbir hastalık bırakmayacak şifa ihsan buyur) diye dua buyururlardı. | Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 4. hadis |
13560 | kendisine ganimet geldiğinde, gününde taksim eder, bekara bir, evliye iki pay verirlerdi. | Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 6. hadis |
13613 | kendisine veya ashabından birisine göz ağrısı isabet ettiğinde, şu kelimelerle dua buyururlardı: "Yarabbi beni gözümden faydalandır. Onu bana varis et. Düşmanın zararının benden uzaklaştığını bana göster. Ve bana zulmedene karşı bana yardım et. | Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 1. hadis |
13614 | kendisine bir gam veya sıkıntı isabet ettiğinde: "Kulların yardımından Allah'ın yardımı bana kafidir. Yaratılmışların yardımından ise Halik'in yardımı bana yeter. Rızıklananlardan ise rızık vericinin yardımı bana yeter. Bütün işlerimde, bana yeten Rabbım kafidir bana. Allah bana yeter, O ne güzel vekildir. Allah bana yeter, Ondan başka ilah yoktur, Ben ancak O'na tevekkül ettim. Ve O büyük Arşın Rabbidir" diye buyururlardı. | Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 2. hadis |
13615 | Sabahladıklarında ve akşamladıklarında şu duayı okurlardı: "Allahım ansızın gelecek şeyin hayrını ister ve ansızın gelecek şeyin şerrinden sana sığınırım. Muhakkak ki kul sabahladığında ve akşamladığında kendisine ansızın ne geleceğini bilemez." | Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 3. hadis |
13619 | Ehli Beytinden birinin yalan söylediğine vakıf olduklarında, o tövbe edinceye kadar, kendisine yüz vermezlerdi. | Ramuz el e-hadis, 526. sayfa, 7. hadis |
13779 | Aksırdığı vakit, "Elhamdülillah" buyururlardı. kendisine "Yerhamükellah" denildiğinde, O da Yehdîkümullah ve yuslihu bâleküm" derlerdi. | Ramuz el e-hadis, 537. sayfa, 7. hadis |
13785 | Gazab ettiklerinde Hz. Ali (r.a)'dan başka kendisine kimse sokulamazdı. | Ramuz el e-hadis, 537. sayfa, 13. hadis |
13798 | Minber üzerinde kalktıklarında, ashab yüzlerini kendisine çevirirlerdi. | Ramuz el e-hadis, 538. sayfa, 11. hadis |
13808 | kendisine yemek gelince, "Bismillah" derler yemeği yerlerdi. Sonra da bitince şu duayı okurlardı: "Allahım muhakkak ki Sen, yedirdin, içirdin, zengin kıldın, mal verdin, hidayet ettin ve seçtin, (mümtaz kıldın) Allahım verdiğin nimetten Sana hamd olsun" | Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 5. hadis |