No | Hadis Metni | Kaynak |
10372 | Ameller Pazartesi ve Perşembe günleri arzolunur. O günlerde Ben oruçlu iken amelimin arzedilmesini severim. | Ramuz el e-hadis, 253. sayfa, 2. hadis |
10427 | Arkadaşın senin için güçlüğe katlandı. Yemek yaptı. Sen de "oruçluyum" diyorsun. Ye, sonra yerine bir gün tut. (Nafile oruçta) (Gönül gözetmek, müslümanlıkta, başta gelen işlerdendir.) | Ramuz el e-hadis, 257. sayfa, 8. hadis |
10453 | Şu üç şey imanın esasındandır: "La ilahe illallah" diyenden el çekmek. Biz bunu diyene bir günahı sebebiyle, küfür isnad edemeyiz ve bir amelinden dolayı da islamiyetten çıkaramayız. "Cihad" Bu, Allah (z.c.hz) lerinin Beni baas etmesinden itibaren, deccal ile olan harbine kadar devam edecektir. Cihada alimin adaleti de, zalimin zulmu de mani olamaz. (Yani başımızdakier zalim. Ben onun bayrağı altında harp edemem yok) "Kaderin hepsine" (Hayır ve şerrin Allah'tan olduğuna)" iman etmek. | Ramuz el e-hadis, 259. sayfa, 11. hadis |
10466 | Şu üç şey helak edici, şu üç şey kurtarıcı, şu üç şey derece, şu üç şey de keffarettir. Denildi ki: "Ya Resulallah, helak ediciler nedir? Buyurdu ki: Hakim olan hasislik, tabi olan heva ve adamın kendini beğenmesi. Denildi ki: "Kurtarıcılar nedir?" Buyurdu: Gizli ve aşikarede Allah'dan korkmak, fakirlik ve zenginlikte itidal üzere bulunmak, gazabta ve rızada adalet üzere olmak. Denildi ki; "Keffaret nelerdir?" Buyurdu ki: "Mescide gitmek, namazdan sonra namazı beklemek, şiddetli soğukta ve soğuk bir günde hakkı ile abdest almak, (Derecata gelince: yemek yedirmek, selamı aşikare etmek, insanlar uykuda iken gece namazı kılmak.) | Ramuz el e-hadis, 260. sayfa, 11. hadis |
10469 | Üç şey iyilik hazinesidir! Hastalığı gizlemek, musibeti gizlemek, sadakayı gizlemek, Allah buyurur ki: "Kulumu bir bela ve hastalığa düçar ettiğimde sabreder ve ziyaretçilerine şikayet etmezse, ona, iyileştiğinde etinden iyi et, kanından iyi kan veririm. Böylece ya onu hastalık kaydından azad eder, günahsız kılarım, ya da ölürse rahmetime sahip ederim." | Ramuz el e-hadis, 261. sayfa, 3. hadis |
10472 | Üç şey kardeşinin muhabbetini celbeder: Mülaki olduğunda ona selam vermen, meclislerde ona yer açman, kendisini en çok hoşlandığı ismi ile çağırman. | Ramuz el e-hadis, 261. sayfa, 6. hadis |
10480 | Şu üç şey ortaya çıktıktan sonra, evvelden iman etmemiş veya imanından hayır kazanmamış bir kimseye, imanı fayda vermez. güneşin garbdan doğması, deccal ve dabbetül-arz. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 6. hadis |
10481 | Bir kimse şu üç şeyi yaparsa imanın tadını tatar: Yalnız Allah'a kul olur ve "La ilahe illallah" der, gönül hoşluğu ile zekatını verir, şöyle ki: yaşlısını, zayıfını, hastasını, adisini değil, fakat malın ortasından verir. Muhakkak ki Allah, onun en güzelini sizden istemez. Lakin, en kötüsünü de emretmemiştir. Nefsini tezkiye eder. Denildi ki, "Nefsi tezkiye ne demektir?" Buyurdu ki: "Kişinin nerede olursa olsun, Allah'ın kendisi ile beraber olduğunu bilmesidir. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 7. hadis |
10484 | Üç şey vardır ki, insan, kıyamet gününe o vasıflarla gelmezse, ona bir şey (mükafat) yoktur: Kendisini Allah'ın haramından men edecek verağ, halk ile iyi geçinecek ahlak, sefihin cehaletini karşılayacak hilim. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 10. hadis |
10485 | Üç şey vardır ki, kimde üçü veya biri bulunmazsa, amelinden hiç bir şey ona fayda vermez: Kendisini, Allah'ın bildirdiği günahlardan alıkoyan takva, insanlarla iyi geçinmeyi sağlıyan güzel ahlak, sefihi karşılayan hilim. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 11. hadis |