No | Hadis Metni | Kaynak |
10860 | Benden sonra yakında, muzlim gecelerin karanlık dalgaları gibi bir takım fitneler olacak. O fitnelerde adam sabah mümin, akşam kafir, akşam mümin, sabah kafir olacak. denildi ki: "O zaman ne yapalım?" Buyurdu ki: "Evlerinize girin kendinizi unutturun." denildi ki: "Bizden birimizin evine girilirse ne dersin?" Buyurdu ki: "Elinize sahip olun. Allah'ın katil kulu olmaktansa, mazlum kulu olun. Zira öyle zamanda islam, adamın ağzında olur. Kardeşinin malını yer, kanını akıtır, Rabbine asi olur, Hâlıkına küfreder. Neticede de kendisine Cehennem vacib olur." | Ramuz el e-hadis, 299. sayfa, 4. hadis |
10868 | Benden sonra fitneler olur. Birisi de "Ahlas" fitnesidir.(deve çulu fitnesi, yani milletin boynunda temelli kalır.) Harpler, hicretler olur. Sonra daha şiddetli bir fitne olur. Ha bitti denir, daha da devam eder. O derece ki, fitnenin kendisine dokunmadığı ev ve müslüman kalmaz. Bu hal ehli beytimden bir müslüman(Mehdi a.s.) çıkıncaya kadar devam eder. | Ramuz el e-hadis, 300. sayfa, 3. hadis |
10878 | Üzerinize öyle bir zaman gelecek ki, o vakitte şu üç şeyden daha hayırlı bir şey olmayacak: "Helal para, kendisi ile ülfet edilen din kardeşi, amel edilen bir sünnet. | Ramuz el e-hadis, 300. sayfa, 13. hadis |
10885 | Allah nazarında günlerin seyyidi Cuma'dır. O, kurban ve Ramazan bayramı gününden de kıymetlidir. Onda beş haslet vardır; Allah o günde Hz. Adem (a.s.)'ı yarattı. O cennetten arza o gün indirildi. O günde vefat etti. Cuma gününde öyle bir saat vardır ki, bir kul o saatte Allah'dan bir şey istedi mi Allah onu kendisine mutlaka ihsan eder. Ancak istediği günah veya sıla-i rahmi kesen birşey değilse. Kıyamette Cuma günü kopacaktır. Hiç bir melek-i mukarreb, sema, arz, rüzgar, dağ ve taş yoktur ki, bu sebeble Cuma gününden korkmuş olmasın. | Ramuz el e-hadis, 301. sayfa, 7. hadis |
10940 | Kırk yaşına sahip olandan, bela vesilesi hastalıklar, cüzzam, baras ve onlara benziyen hastalıklar men olunur. Elli yaşında olan, inabe ile merzuk olur. Altmış yaşına gelenden hesab hafifletilir. Yetmiş yaşına geleni Allah ve semadaki melekler sever. Seksen yaşında olanın hasenatı yazılır. Seyyiatı yazılmaz. Doksan yaşında olan ise kendi nefsi ve ehli beyti arasında yeryüzünde Allah'ın esiridir. (kendisinden hesap sorulmaz) | Ramuz el e-hadis, 306. sayfa, 11. hadis |
11028 | Ne mutlu, Allah yolunda cihad ettiğinde Allah'ın zikrini çok yapana. Zira ona zikrinin her bir kelimesi için yetmiş bin hasene vardır ve onun her hasenesi de on mislidir. Bununla birlikte, Allah katında kendisi için daha fazlası vardır. O da on misli olarak verilir. Eğer infakta da bulunmuşsa onun da sevabı buna benzer. | Ramuz el e-hadis, 313. sayfa, 8. hadis |
11032 | Ne mutlu gece hacı olup, gündüz gazaya gidene. O öyle bir kimsedir ki, başı kalabalık, hali de perdeli, dünyadan aza kanaatkar, çoluk çocuğunun yanına gülerek girer, gülerek çıkar. Nefsim yed-i kudretinde olana yemin ederim ki, böyle adamlar, Aziz ve Celil olan Allah yolundaki hacıların ve gazilerin ta kendisidir. | Ramuz el e-hadis, 314. sayfa, 1. hadis |
11034 | Ne mutlu Allah (z.c.hz)'nin gölgesine önden koşanlara. Onlar, hakları verildiğinde kabul eder, başkalarının hakları kendisinden istenildiğinde bol bol verirler ve onlar öyle kimselerdir ki, kendileri için nasıl hüküm verirlerse, başkaları hakkında da öyle hüküm verirler. | Ramuz el e-hadis, 314. sayfa, 3. hadis |
11036 | (Peygamberimizin marazı mevtinde kendisine Zatülcenb ilacı içirmek istemişler) Siz zannettiniz ki Allah Bana zatülcenbi musallat etti, öyle mi? Allah bunu yapmadı. Nefsim Yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, Allah bu evde Bu ilacı kullanmadık kimse bırakmayacak, amcam Abbas müstesna. | Ramuz el e-hadis, 314. sayfa, 5. hadis |
11039 | Hastayı yoklayan kimse, Cennet bahçesindedir ve onun yanına oturduğunda ise Allah'ın rahmeti kendisini sarar. | Ramuz el e-hadis, 314. sayfa, 8. hadis |