No | Hadis Metni | Kaynak |
13723 | Hilali gördüklerinde, "Yarabbi bunu hayır ve bereket ayı kıl" ve aya karşı üç kere "Seni halk eden Allah'a iman ettim" derlerdi. Sonra da şöyle buyururlardı: Hamd olsun o Allah'a ki, şu ayı alıp bu ayı getirdi." | Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 10. hadis |
13730 | Hilali gördüğünde şöyle dua ederlerdi: "Allahım onu bizim için emniyet, iman, selamet, islam ve bir de Senin sevip razı olduğun şeye muvaffakiyetimiz için vesile kıl. Bizim de, senin de ey hilal, Rabbimiz Allah'tır." | Ramuz el e-hadis, 534. sayfa, 1. hadis |
13732 | Hilali gördüğünde "Hayır ayı olsun" der ve şöyle dua ederlerdi: "Hamd olsun o Allah'a ki, o ayı götürüp bu ayı getirdi. Allahım bu ayın hayrını, nurunu, bereketini, hidayetini, temizliğini ve onun afiyet vesilesi olmasını senden isterim." | Ramuz el e-hadis, 534. sayfa, 3. hadis |
13741 | Sofrası kaldırıldığı zaman şöyle derlerdi: "Elhamdülillahi hamden kesîran, tayyiben, mübâreken fîh, Elhamdülillahillezi kefânâ ve âvânâ gayru mekfiyyin velâ mekfûrin velâ müveddain velâ müstağnâ anhü Rabbina." (Mübarek, halis ve pek çok hamd ile Allaha hamd ederiz. Hamd olsun o Allah'a ki, bize kafi geldi. Bizi barındırdı. Rabbimiz hiç bir şeye muhtaç değildir. Nimetine nankörlük edilmez, nimeti terk olunmaz ve onun nimetinden müstağni kalınmaz.) | Ramuz el e-hadis, 534. sayfa, 12. hadis |
13751 | Secde ettiklerinde, beyazı görülecek şekilde koltuklarını açık tutarlardı. | Ramuz el e-hadis, 535. sayfa, 9. hadis |
13761 | Su içtiklerinde şöyle dua ederlerdi: "Hamd olsun o Allah'a ki, Rahmeti ile bize tatlı ve güzel su içirdi, günahlarımız sebebiyle onu tuzlu ve acı kılmadı." | Ramuz el e-hadis, 536. sayfa, 3. hadis |
13806 | Kur'an okuduklarında: "Allah ölüleri diriltmeye kadir değil midir?" ayetine geldiklerinde "Evet, kadirdir" derlerdi. "Allah her şeyin en Hakimi değil mi?" ayetini okuyunca da "Evet en Hakimidir" derlerdi. | Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 3. hadis |
13808 | Kendisine yemek gelince, "Bismillah" derler yemeği yerlerdi. Sonra da bitince şu duayı okurlardı: "Allahım muhakkak ki Sen, yedirdin, içirdin, zengin kıldın, mal verdin, hidayet ettin ve seçtin, (mümtaz kıldın) Allahım verdiğin nimetten Sana hamd olsun" | Ramuz el e-hadis, 539. sayfa, 5. hadis |
13844 | Aynada yüzlerine nazar ettiklerinde şöyle derlerdi: "Hamd olsun o Allaha ki Benim siretimi ve suretimi güzel yarattı. Benden başkasında çirkinlik veren şeyi Bende güzel kıldı." Sürme çektiklerinde de her bir gözüne iki defa çekerlerdi. Ücüncüyü de hem ona, hem one çekerlerdi. Ayakkabısını giydiğinde sağdan, çıkardığında soldan başlarlardı. Mescide sağ ayağı ile girerlerdi. (Sol ile çıkılır) Alıp vermede her şeyde sağla başlamayı severlerdi. | Ramuz el e-hadis, 541. sayfa, 14. hadis |
13854 | En çok yaptıkları duaları şöyle idi: "Ya mukallibel kulûb, sebbit kalbî alâ dînike.": (Ey kalbleri çeviren Rabbım, kalbimi dinine sabit kıl) Bu husus sorulduğunda şöyle demişlerdi: "Hiç bir kimse yoktur ki, kalbi Allahın parmaklarından iki parmak arasında olmasın. Allah kimi dilerse onu doğrultur, kimi de dilerse onu kaydırır. | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 8. hadis |