No | Hadis Metni | Kaynak |
9107 | Ben size filan-falan kimseleri ateşle yakmanızı emretmiştim. Halbuki ateşle ancak Allah azab eder. Eğer onları yakalarsınız öldürün, kafi. | Ramuz el e-hadis, 145. sayfa, 1. hadis |
9108 | Ben sizin önünüzden "Havza" varıp, sizi arayacağım. Kim ki Beni orada bulur ve Havzı kevserden içerse bir daha susamaz. Öyle kimseler gelecek ki, Ben onları, onlar da Beni tanıyacak. Fakat kendileriyle aramız açılacak. Soracağım. Niye böyle? Denilecek ki: "Onlar senden sonra yaramaz işler yaptılar?" O zaman Ben onlara sahip çıkmıyacak ve Benden sonra (dini) değiştirenlere "uzak , uzak olun" diyeceğim. | Ramuz el e-hadis, 145. sayfa, 2. hadis |
9153 | Ben, Nizar oğlu, Mudar oğlu, İlyas oğlu, Mudrike oğlu, Huzeyme oğlu, Kinane oğlu, Nadr oğlu, Malik oğlu, Fahir oğlu, Galib oğlu, Luey oğlu, Kaab oğlu, Mürve oğlu, Kusey oğlu, Abdi Menaf oğlu, Haşim oğlu Abdülmuttalib oğlu, Abdullah oğlu Muhammed (s.a.v)'ım. İnsanlar ikiye ayrılırsa Allah Beni onların en hayırlısından kılmıştır. Bana cahiliyet devrinin kötülüğü isabet etmedi. Ve Ben Adem (a.s.) dan beri nikahla oldum. Ve Ben sizin ecdad ve nefis (soy, sop) olarak en hayırlınızım. | Ramuz el e-hadis, 151. sayfa, 1. hadis |
9159 | Ben Abdülmuttalib'in torunu Muhammad (s.a.v)'im, Allah Teala halkı yarattı. Beni onların hayırlıları arasında kıldı. Sonra onları iki fırkaya böldü. Beni en hayırlı olan fırkadan kıldı. Sonra onları kabilelere böldü. Ve Beni en hayırlı kabileden kıldı. Sonra ailelere böldü. Ve Beni en hayırlı aileden kıldı. Ben aile cihetinden de şahıs olarak da en hayırlınızım. | Ramuz el e-hadis, 152. sayfa, 1. hadis |
9162 | Ben, baas olunduklarında, bütün Peygamberlerin seyyidiyim. (Mahşere) vardıklarında, onların en önde olanıyım. Onlar ye'se düştüklerinde müjde vericileriyim. Secde ettiklerinde onların imamıyım. (Allah huzurunda toplanıldığında) Allah'a en yakın olanıyım. Ben konuşurum. Allah Beni tasdik eder. Ben şefaat ederim, şefaatim kabul olunur. Ben isterim, o da verir. | Ramuz el e-hadis, 152. sayfa, 4. hadis |
9165 | Ben, kıyamet günü secdeye izin verilecek ilk kimseyim. Sonra başımı kaldırmaya izin verilir. Ben de başımı kaldırırım ve sağımda ve solumda duran ümmetimi tanırım. Denildi ki: "onları nasıl tanırsınız ya Resulallah?" Buyurdu ki, Abdest azalarının ve alınlarının parlaklığından Ve yine önlerinde nur gibi parlıyan çocuklarından. | Ramuz el e-hadis, 152. sayfa, 7. hadis |
9221 | Adem oğlundan amelleri hakkında ilk konuşturulacak, azalarıdır. Onlar şöyle derler: "İzzetin hakkı için, bana göre bunun büyük helak edici şeyleri var." Allah da şöyle buyurur: "Ben onları senden daha iyi biliyorum. Sen haydi git, git. Ben seni affettim." | Ramuz el e-hadis, 160. sayfa, 4. hadis |
9232 | İçinizden Benim dostlarım, müttekilerdir. İşte siz onlardan olduysanız ne ala. Aksi halde basiretli olun, basiretli olun. İnsanlar hayırlı amellerle gelirken, siz kötü yükler ile gelirseniz sizden yüz çevrilir. Muhakkak ki Kureyş emanet ehlidir. Kim onlara tecavüz ederse, Allah da onları yüzüstü düşürür. | Ramuz el e-hadis, 162. sayfa, 1. hadis |
9244 | Size en cömerd olanı haber vereyim mi? En cömerd Allah'dır. En cömerd Allah'dır. Ben ise Adem oğlunun en cömerdiyim. onların Benden sonra en sonra en cömerdi ise şu kimselerdik ki: İlim öğrendi ve ilmini yaydı. İşte bu kimse kıyamet gününde tek başına bir ümmet olarak baas olunur. Bir de şu kimsedir ki; Allah yolunda ölünceye kadar nefsini cömerdce harcadı. | Ramuz el e-hadis, 163. sayfa, 5. hadis |
9273 | Sana bazı kelimeler öğreteyim mi ki, bir kimseye Allah hayır murad ederse onları ona öğretir. Sonra da ebedi olarak unutturmaz. De ki. "Allahümme innî daîfun fe kavvi fî rıdâke da'fî ve huz ilelhayri binasiyetî vec'alil islâme münteha rıdaye. Allahümme innî daîfün fekavvinî ve innî zelîlün feizzenî ve innî fakîrün ferzuknî." (Allah'ım, hiç şüphe yok ki Ben zaifim. Benim zafımı rızan hususunda güçlendir. Benim alnımdan tut, hayra ulaştır. İslamı hoşnutluğunun sonu kıl. Allah'ım, Ben çok zaifim. Beni güçlendir. Ben zelilim, bana izzet ver. Şüphesiz Ben fakirim. Bana rızık ihsan eyle.) | Ramuz el e-hadis, 167. sayfa, 3. hadis |