Arama Sonuçları derece arası

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/8516-derece-arasi/10

NoHadis MetniKaynak
11998 Bir adam ilme talib iken kendisine ölüm gelirse, onunla Peygamberler arasında, yanlız Peygamberlik derecesi kalır.Ramuz el e-hadis, 396. sayfa, 5. hadis
12212 Bir kimse bir düşman karşısına bir okla varırsa, Allah onu öyle bir derece yükseltir ki, iki derece arası yüz senedir. Allah yolunda bir ok atarsa bir köle azad etmiş gibi olur.Ramuz el e-hadis, 411. sayfa, 10. hadis
12266 İslamı ihya edecek bir ilim taleb ederken kendisine ölüm gelen kimse ile Peygamberler arasında Cennette tek bir derece farkı vardır.Ramuz el e-hadis, 415. sayfa, 9. hadis
12313 Bir kimse ümmetim için umuru diniyesine fayda verecek kırk hadis hıfzederse, o kimse kıyamet gününde alimler zümresinden baas olur. Alimin abid üzerine üstünlüğü yetmiş derecedir. Her iki derece arasını da Allah bilir.Ramuz el e-hadis, 419. sayfa, 1. hadis
12800 Nefsim yed-i kudretinde Olana yemin ederim ki, Cennetin "Kürsüü merfua"sının irtifaı yer ile gök arası gibidir. Yer ile gök arası da beşyüz senelik yoldur.(Cennetteki 100 dereceden biri)Ramuz el e-hadis, 457. sayfa, 5. hadis
13529 Efendimiz (s.a.v.) iri yapılı, azametli idi ve yüzü ayın ondördü gibi parlardı. Ortadan uzun, başı büyücek, saçı mutedil kıvırcık idi. Saçı bazen kulak yumuşağını geçer, rengi parlak, alnı geniş, kaşları ince ve gür idi. İki kaşı arasında bir damar gazab halinde kabarırdı. Burnu ince, hafif mukavves, sakalı sık, yanakları hafif, ağzı geniş, dişleri seyrek ve latif idi. Boynundan göbeğine hafif kıllı, boynu gümüş parlaklığında yapma bebek gibi, yapısı bedenlice ve endamlı idi. Göğsü karnı birdi. Göğsü geniş, omuzları açık, mafsalları ince, soyunduğunda bedeni nur gibi idi. Göğüs kemiğinden göbeğine kadar, tüyden ince bir hat bulunurdu. Meme ve karnında tüy yoktu. Kolları, omuzları ve göğsünün yukarı kısmı kıllı idi. Bilekleri uzun, avucu geniş, uzun saçları lüle gibi idi. El ve ayak parmakları etli, parmakları uzun, ayağının çukuru mutedil, üstü üzerinde su durmayacak derecede düzdü. Yürürken öne meyilli düz yürür, yürüyüşü mütevazı ve seri ve de yüksek bir yerden dökülen su gibi idi. Döndüğünde bütün vücudu ile dönerdi. Sükut halinde yere bakışı semaya nazarından fazla olurdu ve ekser bakışı mülahazalı idi. Yürürken ashabını önüne katardı. Karşılaşmada selamı ilk önce kendileri verirdi.Ramuz el e-hadis, 520. sayfa, 8. hadis