No | Hadis Metni | Kaynak |
9472 | Sarkıtmak, entari, gömlek ve sarıkta olur. Kim onlardan birini, böbürlenme veya kibir için yaparsa, Allah Teala kıyamet gününde o kimseye nazar etmez. | Ramuz el e-hadis, 188. sayfa, 8. hadis |
9717 | Hayır, kıyamete kadar atların nasiyesine bağlanmıştır. Atlara para harcıyan kimse daime sadaka veriyor gibidir. | Ramuz el e-hadis, 206. sayfa, 2. hadis |
9723 | Atların, kıyamete kadar hayır nasiyelerinden eksik olmaz. At üç türlüdür. Sevab, günah ve setir atı. (fakirlikten perde) Setir atı; Bir adam atı, hayatında bir güzellik için edinir. Hakkına tecavüz etmez. Darlığında da bolluğunda da onun karnına bakar. Yüküne de dikkatli olursa o at kendisine setirdir. Sevab atına gelince Allah rızası için olan attır. Onun her şeyinden sevab alır. Karnına giren ve çıkandan hiçbir şey kaybolmaz. Hepsinden ecir alır. Hayvanın vadide her dolaşmasından o kimsenin mizanına bir şey girer. Günah atına gelince: Çalım için, zevk için beslenir ki, bu da vebal atıdır. Buna da her harcanan, gübresi, çişi bile mizanının şer tarafında yer tutar. Vadide dolaşması da sahibine günah yazılır. | Ramuz el e-hadis, 206. sayfa, 8. hadis |
9746 | Dünya tatlı, yeşil bir şeydir (cazibdir). Kim ki dünyayı hakkı ile alırsa o adam için mübarek olur. Çok canının istediğine dalan kimselerin ise, kıyamette alacağı, ateşten başka bir şey değildir. | Ramuz el e-hadis, 208. sayfa, 2. hadis |
10305 | İnsanları madenler halinde bulursunuz. Cahiliyette hayırlı olanları, eğer ilim sahibi olurlarsa, müslümanlıkta da hayırlı bulursunuz. Bu, hilafet meselesinde insanların en hayırlısını, halife olmazdan evvel, halifeliği en istemiyende bulursunuz. kıyamet gününde, Allah yanında insanların en şerlisi o kimsedir ki, iki yüzlüdür. Şunlara bir yüzle, onlara bir başka yüzle gider. | Ramuz el e-hadis, 248. sayfa, 8. hadis |
10425 | kıyamet gününde Azameti Kibriyadan arz serili kalır ve bu arzda hiç kimseye ayağını bastığı yerden fazla bir yer düşmez. İlk çağrılacak Ben olurum. Ve Cebrail (a.s)'ı, Allah (z.c.hz)'lerinin sağında ayakta bulurum. Hayır Vallahi, nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki Cebrail (a.s) bu hadiseden önce Allah'ı görmedi. Ben derim ki: "Yarabbi Bu Bana geldi de senin tarafından Bana gönderildiğini söyledi." Cebrail ise o sırada sükut eder. Aziz ve Celil olan Allah buyurur ki: "Doğru söyledi. Ben onu Sana hacetin için gönderdim." Ben derim ki: "Yarabbi, Ben bir takım kullar bıraktım ki, çeşitli beldelerde Sana ibadet ettiler. Ve Seni vadilerde zikrettiler. Şimdi Senin nezdinden getireceğim cevaba intizar ediyorlar." Allah buyurur ki: "Ben onlar hususunda seni mahcub etmiyeceğim." İşte bu teminat, Allah Tealanın: "Umulur ki Rabbın Seni Makam-ı Mahmud'a eriştirir." Mealindeki kavlinde buyurduğu "Makam-ı Mahmud'un" ifadesidir. | Ramuz el e-hadis, 257. sayfa, 6. hadis |
10509 | Üç kimse, kıyamette, Allah'ın gölgeliklerinden başka hiçbir gölgenin olmadığı günde Arş-ı Âlâ'nın gölgesinde bulunacaktır: Nereye yönelse, Allah'ın kendisi ile olduğunu bilen adam. Bir kadının zina teklifini reddeden adam. Bir kimseyi, Allah'ın Celali için seven adam. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 2. hadis |
10512 | Üç kimseye Allah kıyamette, Rahmet nazarı ile bakmaz; verdiğini başa kakan, izarını (elbisenin alt kısmı) kibirle uzatan, içkiye devam eden. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 5. hadis |
10595 | Mücahidlerin kadınlarının hürmeti, analara olan hürmet gibidir. Harbe gitmeyenlerden bir kimse mücahidlerden bir adamın ehline hiyanet ederse, o kimse kıyamet gününde durdurulur ve mücahide de denir ki: "Bu ardından senin ailene kötülük etti. Onun hesanatından dilediğini al." O mücahid de onun sevbından dilediğini alır. Ne zanneder siniz? Ben böyle sanırım ki, onun hasentından bir şey bırakmaz, alır. | Ramuz el e-hadis, 274. sayfa, 12. hadis |
10792 | Kabirleri ziyaret et, Onlarla ahireti hatırlarsın. Mevtayı yıka, zira ruhsuz cesedi yıkamak insana beliğ bir derstir. Cenaze namazını kıl, belki bu sana hüzün verir. Muhakkak ki hüzünlü kimseler, kıyamet gününde, Allah'ın gölgeliklerinde bulunurlar, ve hayra sahip olurlar. | Ramuz el e-hadis, 292. sayfa, 7. hadis |