No | Hadis Metni | Kaynak |
11141 | Allah, dünya işlerini ve mukadderatı, yeri ve göğü yaratmadan elli bin sene evvel takdir etti. | Ramuz el e-hadis, 322. sayfa, 9. hadis |
11211 | Allah (z.c.hz.) buyurur: "Ben kerimlerin en büyüğüyüm. Afv itibariyle de en kerim ve azamet sahibiyim. Kulumu dünyada setrettikten sonra, ahirette rezil etmeye tenezzül etmem ve kulum Benden mağfiret istedikçe onu mağfiret ederim." | Ramuz el e-hadis, 329. sayfa, 2. hadis |
11217 | Allah (z.c.hz.) buyurur: "İzzetim hakkı için, kuluma iki emniyetle iki korkuyu bir arada cem etmem. dünyada Benden emin olduysa, kullarımı topladığım günde, onu korkuturum. O, dünyada Benden korktuysa, kullarımı topladığım o günde onu emin ederim." | Ramuz el e-hadis, 329. sayfa, 8. hadis |
11243 | Davud (a.s.) dedi ki: "İlahi Ya Rabbi, kulların Seni ziyaret ederlerse alacakları ne olur? Sendeki hakları nedir? Zira her ziyaret edenin ziyaret edilende hakkı vardır." Allah buyurdu ki: "Ya Davud (a.s.) Beni ziyaret edenlere, dünyada afiyet verir ve Bana mülaki olduklarında da kendilerine mağfiret ederim." | Ramuz el e-hadis, 331. sayfa, 12. hadis |
11271 | Kureyş, Allah'ın benimsediği bir kabiledir. Kim ona harp ilan ederse menkup olur. Kim ki ona kötülük murad ederse dünya ve ahirette azaba uğrar. | Ramuz el e-hadis, 334. sayfa, 8. hadis |
11387 | Hepiniz Cennete girmekten hoşlanırsınız değil mi? "Evet Ya Resulallah" dediler. Buyurdu ki: "Öyle ise amellerinizi kısaltın. Ölümü iki gözünüzün arasına alın. Ve Allah (z.c.hz.)'nden hakkıyla haya edin. Dediler ki: "Ya Resulallah, hepimiz Allah'tan haya ederiz." Buyurdu ki: "Öyle değil. Allah'dan haya; kabirlerde çürümeyi unutmamak, içinizi ve ondakileri unutmamak, başı ve baştakileri unutmamanızdır. Kim ahiret ikramını isterse, dünya ziynetini terketsin. İşte o vakit, kul "Allah'dan hakkıyla haya etmiş" olur. O vakit Allah'ın dostluğuna nail olmuş olur. | Ramuz el e-hadis, 343. sayfa, 2. hadis |
11425 | Hiç şüphe yok ki; arz, cevir ve zulümle dolacak. Zulüm ve cevirle dolduğu o zaman, Allah ehli Beytimden ismi Benim ismimde babasının ismi Babamın isminde bir kimseyi gönderir de dünyayı adaletle ve nasafetle doldurur. Önce zulm ve cevirle dolduğu gibi. O zaman gök yağmurunu, yer mahsulünü esirgemiyecek ve O aranızda yedi, sekiz çok çok dokuz vakit duracak. (Ay veya sene) | Ramuz el e-hadis, 346. sayfa, 6. hadis |
11488 | Nuh (a.s.)'ı Allah kavmine Peygamber olarak gönderdiğinde o, iki yüz elli yaşında idi. Dokuzyüz elli sene kavmi arasında yaşadı. Ve tufandan sonra da ikiyüz elli sene daha yaşadı. Melekül Mevt ona geldiğinde dedi ki: "Ey Nuh (a.s.) ey Peygamberlerin en büyüğü, ey uzun ömürlü ve ey duası kabul olan! dünyayı nasıl gördün?" Buyurdu ki: "Şu adam gibi ki, kendisine iki kapısı olan bir ev yapılmışta, birinden girmiş diğerinden çıkmıştır." | Ramuz el e-hadis, 353. sayfa, 2. hadis |
11514 | Cennetten bir tırnağın yükleneceği bir şey dünyaya gelse, mağrib ile meşrik arasındakileri tezyin ederdi. Cennet ehlinden bir kişi bileziklerle beraber gözükse, nuru güneşin ziyasını söndürürdü. Güneşin yıldızları söndürdüğü gibi. | Ramuz el e-hadis, 355. sayfa, 6. hadis |
11516 | Zakkumdan bir damla dünyaya damlasa, dünya halkının geçimini ifsad ederdi. Ya yemeği ondan olanın hali nasıl olur? | Ramuz el e-hadis, 355. sayfa, 8. hadis |